"إيماننا" - Translation from Arabic to Turkish

• inancımızı
• İnancımız
• inancımızın
• inanç
• inancımızla
• inancımıza
• inandığımız
• inancımızdan
• inancı
• inancın
• inancını
• dinimize
• İmanımız
• imanımızı
• inancımızda

En beğendiğim sözlerden biri şöyle söylüyor: İyileşme, gerçekleşme aşamalarında inancımızı yeniler.
واحدة من اقتباساتي المفضلة تقول بأن: الشفاء يجدد إيماننا في عملية التطوير القادمة.

Veri, teorinin doğruluğuna olan inancımızı arttırıyor mu?
هل تزيد البيانات من إيماننا أن النظرية صحيحة؟

Bu doğru. Yine de burada, Oxford'daki kilisemde çok uzaklarda meydana gelen olaylardan yarı kopuk haldeyken bile inancımız zedelendi.
هذا صحيح. مع هذا ها نحن في كنيستي في أكسفورد شبه منفصلين عن الأحداث التي حدثت بعيداً جداً, لكن إيماننا قد تأثر.

En duygusal ve sıkıntılı dönemde böylesine rahat bir yetki devri anayasanın gücüne ve yasanın üstünlüğüne inancımızın bir kanıtı olmuştur.
في وقت مليء بالعاطفة والمحاولات هو شهادة على قوة الدستور و إيماننا

Bizim inancımız gerçek inanç, senin Protestanlığın ise sapkın.
إيماننا بالرب هو الصحيح وأنت مهرطق بروتستانتى.

D'Hara Halkı yeni bir devrin başlangıcına gururlu bir şekilde yaklaştıkça gayemize olan inancımızla birlik olmuş bir şekil...
يا شعب "دهار". نحن بكل فخر على أعتاب عصر جديد مُتحدين فى إيماننا و قضيتنا.

Bu döküman size olan inancımıza tanıklık etmektedir.
هذا المستند يثبت قدر إيماننا بك.

Tanrıya olan inancımızı test etmek için Tanrının icat ettiği bir şey bu.
إنها إستثمار بواسطة الله . ليمتحن إيماننا به

Ama inancımızı geri getirmek için kendini kurban eden ve bizim tekrar ekonomimize inanmamızı sağlayan insanı unutmamalıyız.
لكن يجب أن لا ننسى تضحية الشخص الوحيد الذي أعاد لنا إيماننا. وجعلنا نؤمن بالاقتصاد مرةً أخرى.

İnancımızı yitirdiğimiz, dostlarımızın düşmana dönüştüğü zamanlar da olur.
ستكونهُناكأوقاتنفقدفيها إيماننا أوقاتفيهاينقلبحلفاؤناضدّنا

İnancımızı ziyaretçilerle tanıştırmak, bizim için de heyecan verici bir beklenti.
تعريفُ الزائرين إلى إيماننا مشهدٌ حماسيٌّ لنا أيضاً.

Zayıf yönlerimizi anlamak için dilimizi inancımızı boğmak için de dinimizi.
لقد درس لغتنا كى يعرف نقط ضعفنا. ودرس عقيدتنا كى يسحق إيماننا.

Belki de Tanrı bizi deniyor; hayırseverliğimiz veya inancımız deneniyor.
ربما يختبرنا الرب, يختبر محبتنا أو إيماننا.

Bunlar duvarımız için ciddi tehlike. Duvarlar inancımızın ne kadar güçlü olduğunu gösterecek.
قوة هذا الحائط ستريهم مدى ثقتنا فى إيماننا

Bay Risley, inancımızın ve ülkemizin geleceği için, çok büyük bir risk almaya hazırım.
سيد رايسلي في سبيل إيماننا ومستقبل بلادنا أنا على استعداد لأخاطر بالكثير

Bizim inanç test edilir onun çok sınırlarına itti.
إيماننا يتعرض للإختبار والدفع به إلى أقصى حدوده

Size olan inancımızla vücudunu taahhüt ediyoruz,
هو مع إيماننا في أنت أن نلتزم جسدها،

Biz sizin teknolojinizi, paranızı alacağız, dedi- ama inancımıza karışmamalısınız.
نصه كالتالي "سوف نحصل على ...التكنولوجيا والأموال منكم "ولكن يجب أن تتركوا لنا إيماننا

İnandığımız sihir, bizi daha güçlü yapmıyor.
السحر الذي وضعنا إيماننا به لم يجعلنا أقوياء

İnancımızdan şüphe etme, anne. Bizim dengimiz değilsin.
لا تشككي فى إيماننا ، أمي أنتِ لاتضاهينا

Tanrı, içimizdeki inancı sınar. Ve kendisi gibi davranmanız için sizi seçerse, ...size en zor sınavı yapmış olur.
الرب يختبر إيماننا يا بنى ، و لأنه إختارك لتتصرف وفق مشيئته

Ve bu yüzden inancın yok olduğu her yer yakılmalı.
تماماً بالطريقة نفسها إذاً نطهر بيت إيماننا من المرض بالنــار

Önümüzdeki birkaç gün... Hafta hepimizin inancını sınayacak.
الأيام والأسابيع القليلة القادمة ستختبر إيماننا جميعًا.

İsfahan'ı dinimize geçirebilir ve temiz bir şekilde yeniden inşa edebiliriz.
يكون بوسعنا إستعادة "اصفهان" إلى إيماننا .ونعيد بنائها من جديد

İmanımız takkede, tespihte veya seccadede değil... kalbimizde.
إيماننا ليس بـ"الكوفية"، ولا بالسبحات ولا بالسجادات. إنه في قلوبنا.

Hayır, bizler günahkâr değiliz. Sadece imanımızı kanıtlıyoruz.
نحن لسنا مذنبين، لا، نحن تثبت إيماننا هنا.

Bu anlamı kızımızın gülüşünde arkadaşlarımızın sıcaklığında ya da inancımızda buluruz.
ونجده في ابتسامة ابنتنا في دفء أصدقائنا أو في راحة إيماننا