| Sonra, ailem bisikletimi elimden aldı, bana dünyayı dolaştırdılar ve beni en gereksiz insanlara inanç doktoru olarak tanıttılar. | Open Subtitles | أخذ والداي دراجتي و قاداني عبر العالم كمعالجة إيمانية إلى أكثر الناس رتابة في العالم و كانوا يدفعون لقاء ذلك |
| ama senin için büyük bir inanç adımı atmak gerekir. | Open Subtitles | لكن الأمر يتطلب قفزة إيمانية كبيرة من ناحيتك |
| Şu anda inanç krizi denilen o şeyi yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أعاني, مما يمكنك أن تسميه, أزمة إيمانية |
| Ondan sonra biraz inanca ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | و بعدها يجب أخذ عدة وثبات إيمانية |
| Ama sen, bir kanıtın olmadan çok önce bu inanca bağlıydın. | Open Subtitles | لكن أنت... أخذت قفزة إيمانية قبل أن تملك الدليل بكثير |
| Ama bazen sadece gönülden inanman gerekir. | Open Subtitles | لكن في بعض الأحيان يجب أن تقوم بأخذ قفزة إيمانية |
| emin olabiliriz ki bu tanımında inanç yönünde bir taraf tutmuyor. | Open Subtitles | نستطيع التأكد بأنه لا يوجد أي نزعة إيمانية في وصفه |
| Bu tip anlar, inanç meselesidir. | Open Subtitles | لحظات كهذه، هي مسائل إيمانية. |
| Yani, Mara inancı olmayan bir inanç doktoru. | Open Subtitles | إذاً (مارة) مداوية إيمانية لا إيمان لديها |
| Sanırım bir inanç krizinin eşiğindeyim. | Open Subtitles | يبدو أنني أمرّ بأزمة إيمانية. |
| İkimiz için de bir inanç sıçraması öyleyse. | Open Subtitles | نفحة إيمانية لكلينا إذن |
| Bu yüzden buna, inanç sekmesi diyorlar, John. | Open Subtitles | لهذا يسمونها وثبة إيمانية يا (جون) |
| Bu bir inanç sekmesi, Jack. | Open Subtitles | إنها وثبة إيمانية يا (جاك) |
| Bazen kanıt olmasa da inanman gerekir. | Open Subtitles | أحياناً عليك أن تتحدث عن قفزة إيمانية |