Seni adi şerefsiz! Kartı yuttun. | Open Subtitles | أيها الوغد الأحمق، لقد ابتلعتها |
Seni adi şerefsiz! Kartı yuttun. | Open Subtitles | أيها الوغد الأحمق، لقد ابتلعتها |
Ve spiralin yuttuğu bu anları olduklarından daha uzun ömürlüymüş gibi görünmeleri yalanından kurtardı. | Open Subtitles | متحررة من الكذبة التي أطالت وجود تلك اللحظات ابتلعتها الدوامة |
Ayrıca yuttuğu SD karta da kayıt yapmış. | Open Subtitles | كانت أيضاً تسجّل على بطاقة الذاكرة التي ابتلعتها |
Ölmeden beş ile altı saat önce yutmuş. | Open Subtitles | يبدو أنّها ابتلعتها قبل وفاتها بخمس أو ستّ ساعات. |
Hayır, yuttuğun madeni paralar. | Open Subtitles | لا العملات المعدنيه التى ابتلعتها |
Ve onun hepsini Yuttum, nom nom. | Open Subtitles | وانا ابتلعتها كلها |
Kartı yuttun! | Open Subtitles | لقد ابتلعتها |
Anne'nin yuttuğu kolyeye baktım ve garip bir şey buldum. | Open Subtitles | إذن تحققتُ بأمر القلادة التي ابتلعتها (آن)، ولقد وجدتُ شيئاً غريباً. |
Öldürülmeden önce bu kartı yutmuş olmalı, ...ve bahse girerim, Paddy Doyle bu kartı istiyordu. | Open Subtitles | لا شك أنها ابتلعتها قبل مقتلها وأراهن أن (بادي دويل) يريدها |
Söz dinlemediği için sular onu yutmuş. | Open Subtitles | المياه ابتلعتها لعصيانها. |
Yanlışlıkla yuttuğun bir düdüğün götünden çıktığı anda tertemiz olması. | Open Subtitles | انت تعرف.كصفارة ابتلعتها ~واخرجتها بقوة خارجاً من ثقب برميلك~ |
Yuttum. Hayır, yutmadın. | Open Subtitles | لقد ابتلعتها |