"ابقيا" - Translation from Arabic to Turkish

    • kalın
        
    • bekleyin
        
    • kal
        
    • olun
        
    • ayrılmayın
        
    • kalıp
        
    • tutun
        
    Burada kalın, siz ikiniz. Başarabilirseniz onları yaklaştırmayın. Open Subtitles ابقيا هنا انتما الاثنين احتجزهم لو استطعت
    Sen ve Harold burada kalın. Gözünüzü aşağıdan ayırmayın. Open Subtitles انت وهارولد ابقيا هنا وراقبا الوضع تحت جيدا
    Olduğunuz yerde kalın. O numarayı bir kere yuttum. Open Subtitles ابقيا حيث أنتما لقد وقعت في تلك الخدعة من قبل
    Ses çıkarmadan, duvara yaslanıp bekleyin. Open Subtitles ابقيا صامتين طوال الوقت ملتصقين بالجدار
    Size iki, burda kal ve kapak çıkar. Open Subtitles أنتما الإثنان، ابقيا هُنا وغطّيا المخارج.
    Ama Antarktika'da nalları diken adamdan bahsederken ciddiydim, yani dikkatli olun. Open Subtitles لكنني لم أكن كذلك بخصوص ذلك الرجل الذي هلك في القطب الجنوبي إذن ابقيا متأهبان
    İkiniz, daha iyi hissedene kadar evden ayrılmayın. Open Subtitles ابقيا أنما الاثنان في المنزل حتى تتعافى.
    Siz ikiniz burada kalın. Ben arabayı getireyim. Open Subtitles انتما الاثنان ابقيا هنا أنا سأجلب السيارة
    Siz burada kalın beyler. Ben bu işi hallederim. Open Subtitles انتم ايها الفتيان ابقيا هنا أنا سوف أتولى هذا الأمر
    Hepininizin aynı anda üstüne gelmeyeceğinize dair ona söz verdim o yüzden olduğunuz yerde kalın. Open Subtitles لقد وعدتها ألا أدعكم تقتربون منها ابقيا مكانكما فحسب
    Burada biraz kalın, ben yardım getireceğim. Open Subtitles كلاكما ابقيا هنا بينما انا اذهب لأحضر الماسعدة
    Siz ikiniz burada kalın ve ben çıktığımda kaçmaya hazır olun. Open Subtitles انتما ابقيا هنا وكونا جاهزين عندما اهرب عنه
    Sen benimlesin. Siz ikiniz burada kalın, görünmeyin. Open Subtitles حسنُ، أنت معي وأنتما، ابقيا هنا بعيداً عن الأنظار
    Pekâlâ, siz ikiniz sola girin ikiniz de ortada kalın. Open Subtitles حسناً، أنتما الاثنان اجتاحا الجهة اليُسرى، وأنتما الاثنان ابقيا في الوسط.
    Kelly, diğer kız, siz burada kalın ve bu kapağa dikkat edin kapanmasın. Open Subtitles ابقيا هنا وأحرسا هذا الباب، وتأكدا أن يظل مفتوحاً
    Siz ikiniz burada kalın. Ben arabayı getireyim. Open Subtitles أنتم الاثنان ابقيا هنا سأجلب سيارة لهنا
    Tamam, siz ikiniz burada kalın. Open Subtitles اوكي , انتما الاثنان ابقيا هنا
    Siz ikiniz tam burada bekleyin. Open Subtitles انتما ابقيا هنا.
    Olay mahalinde kal, çıkar çıkmaz seni arayacağım. Open Subtitles ابقيا في المسرح سأتصل بكما ما أن أفرغ
    - Önemli değil bayanlar, gerçekçi olun. Open Subtitles لا مشكلة يا انسات ابقيا الوضع كأنه حقيقي
    "Sonra döneceğim, odanızdan ayrılmayın." yazdı ve de konuşmadın demek. Open Subtitles ساعود لاحقا، ابقيا في غرفتكما، هذا كل شيء؟
    Jordan, Reid ile burada kalıp ihbar hattını kontrol edin. Open Subtitles جوردان انت و ريد ابقيا هنا و اعملا على خط الاخباريات
    Bu arada siz de kapıyı kilitli, gözlerinizi de açık tutun. Open Subtitles وفي نفس الوقت ابقيا على الباب مقفلاً واعينكما مفتوحة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more