| oğlum bana y aşlı göründüğüm ü söyledi. Neden y eniden evlenmiy orum. | Open Subtitles | ابنى يقول لى اننى ابدوا كبيرا فى السن لما لا اتزوج مره اخرى |
| Senin için güzel. Benim için sadece karım ve oğlum var. | Open Subtitles | بالنسبة لك فهى جميلة أما أنا فليس لدى سوى زوجتى و ابنى الذين أحبهما |
| oğlum. bu kadar erken uyandığına göre. | Open Subtitles | ابنى الصغير ، هناك جدال فى هذا الرأس الخفيف |
| Karımı ve Oğlumu bu işin içine sürüklemeyeceğim ve onları boşu boşuna korkutmayacağım. | Open Subtitles | انا لن اجر زوجتى و ابنى لهذا و اخيفهم من اجل لا شىء |
| Köprüyü neden yapmak istedim biliyorum, ama diyebilirim ki en çok hatırasını istedim... oğlumun dünyaya geldiğini görmek... dünyaları bir araya getirmek. | Open Subtitles | اعرف لماذا كنت اريد بناء الجسر لكن باستطاعتى ان اقول لك اى ذكرى كنت اتوق اليها رؤية ابنى وهو يدخل هذا العالم |
| Oviedo Kontu Gormaz, oğluma hain diyorsan, | Open Subtitles | ايها الكونت جورماز من اوفييدو حين تقول على ابنى خائن |
| Sen iyisin yaparsın, oğlum. Kimseye bişey verme! | Open Subtitles | انت على حق ابنى لاتعطيه اى شئ على الاطلاق |
| "Vurduruyordun" benim totoş oğlum Nando'ya. | Open Subtitles | كان هناك خدمة ياديها لكى ابنى ناندو الشاذ |
| Eğer oğlum, baban burada değilken gelirse içeri almaman daha doğru olur. | Open Subtitles | اذا عاد ابنى و أباكى ليس هنا فمن الأفضل إذا لم تسمحى له بالدخول |
| oğlum için bunu imzalar mısınız bay Gordon? | Open Subtitles | هل يمكنك ان توقع هذ الاوتوجراف من اجل ابنى سيد جوردون؟ |
| Aklıma anneniz geldi ve oğlum diyebileceğim oğlu. | Open Subtitles | وتحول عقلى الى والدتك والى ابنها الذى كان من الجائز ان يكون ابنى. |
| oğlum, o hastanenin resepsiyon odasında yerde dünyaya geldi. | Open Subtitles | ولذلك ابنى قد ولد على الارضية اللعينة فى غرفة استقبال هذه المستشفى |
| Serseriler benim oğlum olduğu için onu hırpalamaya çalışacaklar. | Open Subtitles | بحض الأشخاص سيأتون له لإنه ابنى ويقومون بضربة |
| Ama oğlum o adama benim hala içerde olduğumu söylemiş. | Open Subtitles | لكن ابنى بالفعل كان قد طلب منه انقاذى اعتقاداً منه أننى بالداخل |
| Bak, Oğlumu bir şeyle suçluyorsan, adam gibi karşıma çıkıp söylemeye ne dersin? | Open Subtitles | انظر,اذا كنتم تتهمون ابنى بشئ ماذا عن أن تقف هنا كرجل و تقولها؟ |
| Söz konusu olan Oğlumu korumaksa her şeyi yaparım, inan bana. | Open Subtitles | لا,انت فقط. و عندما يتعلق الامر بحماية ابنى. و صدقنى,سأقوم بحمايته. |
| neden Oğlumu olanından daha fazla ğeliştiremiyorum. | Open Subtitles | لماذا لا أستطيع تربية ابنى فأنا أكثر من يستطيع فهمه |
| O'Neill, neden oğlumun zihninin Apophis'in kontrol edebileceğinden daha güçlü olabileceği olasılığını kabullenmiyorsun? | Open Subtitles | اونيل لماذا لا تصدق هذا الكلام؟ بأن عقلى ابنى قوى واستطاع مقاومه ابوفيس |
| Çünkü oğlumun hâlâ yaşayacak güzel bir hayatı olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | لاننى اؤمن ان ابنى مازال لدية حياة ليعيشها واحدة جيدة |
| oğluma 14 demişsin, bana 13 yaşındayım dedin. | Open Subtitles | انتى أخبرتى ابنى ان عمرك 14 وأخبرتينى ان عمرك 13 |
| - Üç tane gönüllü istiyorum. - Hadi gidelim evlat. | Open Subtitles | ـ لذا أحتاج ثلاثة متطوعين ـ هيا, هيا نذهب يا ابنى |
| oğlumla, karışıklık ve dumanın arasında birbirimizi kaybetmiştik. | Open Subtitles | انفصلت عن ابنى فى .. وسط حالة الإرتباك و الدخان |
| Tabii ki kendi çocuğum hakkında yazıyorum ama bu herkesin çoğucu gibi gözükmeli. | Open Subtitles | بالطبع أنا أكتب عن ابنى ولكن يجب أن يبدو وكأنه ابن أى شخص |
| Belki Toby olmayabilirsin, ama yine de benim oğlumsun. | Open Subtitles | ربما لا تكون توبى .. ولكنك مازلت ابنى |
| - Bütün bu zamanda tek tesellim oğlumdu | Open Subtitles | وخلال كل هذا الوقت كان عزائى الوحيد هو ابنى |