"اتبول" - Translation from Arabic to Turkish

    • işemem
        
    • Çişimi
        
    • işiyorum
        
    • çişim
        
    • işeyeceğim
        
    • işiyordum
        
    • altıma
        
    • işerdim
        
    • İşemeye
        
    • tuvalete
        
    Söyleyeyim mi? Birine söz verirsem üstlerine işemem.. Open Subtitles لانه عندما يكون لدي مشكله مع احد , لا اتبول عليه من فوق؟
    Zira benim biriyle sorunum olsa adamın üstüne işemem. Open Subtitles لانه عندما يكون لدي مشكله مع احد , لا اتبول عليه من فوق؟
    Sussana sen, ihtiyar. Bak, ağırlığım kadar meyve suyu içtim ve acil işemem lazım. Open Subtitles صمتا ايها الرجل الكبير انا فقط شربت لترين من عصير الصانى دى ويجب على أن اتبول
    Üzgünüm minibüsü çaldım. Her şeyi anlatmayı çok isterdim ama önce Çişimi yapmam lazım. Open Subtitles انا اسف انا سرقت الشاحنه احب ان اخبرك عن كل هذا على ان اتبول اولا
    Ki ben girdiğim her küvete işiyorum. Open Subtitles انا اتبول في كل حوض استحمام ادخل به وأنا سوف لن افعل ذلك
    Midem bozuldu artık hem yarış atı gibi çişim geldi. Open Subtitles امعائي تعفنت ويجب علي ان اتبول مثل حصان السباق
    Mutfağa mı işeyeceğim? Open Subtitles هل من المفترض ان اتبول فى المطبخ؟
    Sen Louvre'de gezinirken ben su tasarrufu yapmak için Spencer'ın çişi üzerine işiyordum. Open Subtitles بينما انت كنت محاطة بمتحف اللوفر كان علي ان اتبول على بول سبينسر للحفاظ على الماء
    İşemem gerek. Çizim kitabımı göreniniz var mı? Open Subtitles علي ان اتبول شباب هل رأيتم كراسة الرسم ؟
    Sürekli işemem gerekiyor ve her şey berbat kokuyor. Open Subtitles يجب علي أن اتبول طول الوقت وكل شيء رائحته سيئة
    Biliyorum, telefon gibi ötüyor ama görüşmemizden önce işemem gerektiğini hatırlatan bir alarm bu. Open Subtitles اعرف يبدو انه هاتف لكنه مؤقت ليذكرني ان اتبول قبل لقائنا
    Pekâlâ, lâfı fazla uzatmayacağım çünkü işemem gerekiyor. Open Subtitles لانني يجب علي ان اتبول مرة اخرى لانه يجب علي التبول كل خمس دقائق
    Peki, kuralları biraz esnetebilir misin çünkü bunların hepsini alacağım ve gerçekten, gerçekten işemem gerek. Open Subtitles حسنا هل يمكن ربما ان تخالف تلك القوانين لإنني سوف اشتري كل هذه الاشياء وانا جداً جداً احتاج ان اتبول
    - İşemem lazım. - Eve gidene kadar bekle. Open Subtitles اريد ان اتبول الا تستطيع الانتظار ؟
    Çişimi ederken ağrıyor. Open Subtitles حصوات كليتي انها تؤلمنى عندما اتبول
    Çişimi 12 saat tutmakta. Open Subtitles أن لا اتبول للإثني عشر ساعة متواصلة
    İşiyorum. Open Subtitles انا اتبول، انا اتبول، انا اتبول.
    Ayaklarım şişti günde iki bin kere işiyorum. Open Subtitles - حسناً اقدامي متورمة انا اتبول 2000 مرة في اليوم
    çişim gelirse sokağa çöğdürüveririm. Open Subtitles إذا تحتّم عليّ أن اتبول سأقوم فقط بالتقرفص في الزقاق
    Hamile bir kadın gibi işeyeceğim. Open Subtitles سوف اتبول كالمرأه الحامل
    - İngiliz aksanıyla konuşunca çok seksi oluyorsun. Tanrı aşkına Martin! Neredeyse yeni ayakkabılarıma işiyordum senin yüzünden. Open Subtitles اووه، انه مثير عندما تتحدث بلهجة بريطانية ياللمسيح، مارتن، كدت أن تجعلني اتبول على حذائي الجديد
    Dert etme ya. Hatırlayabildiğimden daha fazla altıma işeyip sıçıyorum ben. Open Subtitles لا عليك، أنا اتبول واتغوط على نفسي مرات لا يمكني حصرها
    İkiniz birlikte olmasaydınız göt deliğine işerdim. Open Subtitles وإذا لست في علاقة معه, يسعدني ان اتبول على مؤخرتك
    Seni ne zaman işemeye götürsem benim de tuvaletim geliyor. Open Subtitles لما تبول دائما تجعلني ارغب ان اتبول ايضًا
    Zaten tuvalete gidiyordum. Open Subtitles نعم احتاج ان اتبول

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more