İlk defa Bedenlerimiz değiştiği için bu kadar rahatım. | Open Subtitles | وهذه هي المرة الأولى التي أشعر بها بالراحة، لأن اجسادنا تبدلت |
Bu onun iyi edebiyat diye düşündüğü şeyin bizim Bedenlerimiz olmasından kaynaklanıyor. | Open Subtitles | حسنا, هذا لأن فكرته عن الأدب الجيد هو "اجسادنا,انفسنا |
İlk defa, bedenlerimizin değişmiş olmasına sevindim. | Open Subtitles | للمرة الأولى اشعر بالسعادة أن اجسادنا قد تبدلت |
Bu, bizi kendi bedenlerimize döndürecek bir yol bulduğun anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | هل هذي يعني انك وجدت طريقة تعيدنا الى اجسادنا ؟ |
Bir şekilde bedenlerimizi ve ruhumuzu canlı tutarsınız değil mi, hayatım? | Open Subtitles | وهم يُبقون على الحياة فى اجسادنا و ارواحنا, اليس كذلك يا عزيزى ؟ |
Gerçekten hala vücudumuzun normal yapısı ve çalışma şekliyle ilgili öğrenecek çok şey olduğuna inanıyorum. | TED | اعتقدت حقاً ان هناك الكثير لنتعلمه حول البناء العام ووظائف اجسادنا. |
Yaşam enerjimiz vücudumuzdan çıkar, yıldızlara gider güneş ışığı olarak geri döner, bitkileri büyütür. | Open Subtitles | ,الحراره التى تخرج من اجسادنا,تذهب الى النجوم و تنزل مره اخرى على هيئة اشعة الشمس,تأخذها النباتات |
Bedenlerimiz değişir değişmez hemen kaçtın. | Open Subtitles | وحالما عادت اجسادنا لطبيعتها، هربت؟ |
Bedenlerimiz, ruhlarımız için birer hapishanedir. | Open Subtitles | ان اجسادنا ماهي إلا سجن للروح |
Bedenlerimiz hazır ve nazır olduğu hâlde aklımız doğru kararlar almaya muktedir değilse. | Open Subtitles | لكن ما الذي يحدث عندما تكون اجسادنا جاهزة , مستعدة , و قادرة , وتكون عقولنا غير ناضجة بشكل كافي لاتخاذ هذه القرارات الصحيحة , |
Bedenlerimiz yer değiştiğinde. | Open Subtitles | عندما تبادلت اجسادنا |
Ben de seni bedenlerimizin değişmesine mutlu olduğuna pişman edeceğim. | Open Subtitles | أنا أيضا سأجعلك تندم على ارتياحك لتبادل اجسادنا |
Bütün Terracotta Ordusu'nun gözleri titreyen çıplak bedenlerimizin üzerindeydi. | Open Subtitles | حين كانت أعين أفراد الجيش ينظرون إلى اجسادنا العاريه |
Mesela artık özel amaçlı göz takipçiler ve kızıl ötesi beyin taramaları, kandırmaya çalıştığımızda bedenlerimizin yolladığı sinyalleri deşifre edebilen MRI'ların var olduğunu biliyoruz. | TED | نعرف على سبيل المثال لدينا الآن عيون مختصصة في التعقب والأشعة تحت الحمراء لفحص الدماغ، التصوير بالرنين المغنطيسي الذي يستطيع فك الاشارات التي ترسلها اجسادنا للخارج عندما نحاول أن نكون مخادعين. |
Ama en azından kendi bedenlerimize döndük. | Open Subtitles | ولكن في النهاية قد عدنا الى اجسادنا |
Trick bizi kendi bedenlerimize geri döndürmek için bir yol bulacak, Ciara. | Open Subtitles | تريك) سوف يجد طريقة كي) (يعيدنا الى اجسادنا (كييرا |
Tıpkı bir küvöz gibi bedenlerimizi güvende tutup, beynimizi olgunlaştırıyor. | Open Subtitles | انها تشبه الحاضنة -- المكان الذي نبقي فيه اجسادنا امنة وعقولنا تبدأ بالنضوج |
Bu yüzden bizim bedenlerimizi çaldılar. | Open Subtitles | لذلك سرقوا اجسادنا |
vücudumuzun bazı kısımlarını unutsak muhtemelen daha iyi olur, değil mi? | Open Subtitles | اجزاء معينة من اجسادنا من الافضل ان ننسى امرها ، صحيح ؟ |
Devam ederek, vücudumuzdan bir patlayıcı bileşenini oluşturacak belirli elementleri topluyor, tümör kritik kütleye erişiyor ve patlıyor. | Open Subtitles | واثناء, وجود تلك الاشعة, تقوم بتتبع وتجميع عناصر من اجسادنا والتى تحتاجها... لاستكمال عناصر القنبلة والتى, عندما تكتمل, ال... |
İlk önce vücudumuzu suyla ovmalıyız, dedin. | Open Subtitles | لقد قلت أنه يجب ان نرش الماء على اجسادنا أولا |