"احد تلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şu
        
    Şu ilk öpücüklerden biri, senden önce her zaman aldıklarından. Open Subtitles احد تلك القبلات الأولى التي تدوم للأبد قبل ان تلتقون
    Sence Şu çetelerden biri fidye için kaçırmış olabilir mi? Open Subtitles تَعتقدين أن احد تلك المنظمات ربما اختطفته من أجل الفديةِ؟
    Doğal olarak Şu romantik çocuk şarkıcılardan birini severdi. Open Subtitles وبطبيعة الحال، كان احد تلك البرامج مع مغنٍ رومانسي
    Şöminemin tepesine Şu mavi Fransız kornolarından alacağım. Open Subtitles يجب على الحصول على احد تلك الابواق الفرنسية الزرقاء لموقدي
    Şöminemin tepesine Şu mavi Fransız kornolarından alacağım. Open Subtitles يجب على الحصول على احد تلك الابواق الفرنسية الزرقاء لموقدي
    Yoksa onu hayatının geri kalanında Şu tuvalet oturaklarında mı taşıyacağız? Open Subtitles أم سيتوجب عليها حمل احد تلك المقاعد المطاطية لبقية حياتها؟
    Düşündüm ki; seninle birlikte Şu çömlekleri dekore ettiğin yerlerden birine gidebiliriz. Open Subtitles كنت افكر انه ربما نذهب انا و انت الي احد تلك الاماكن حيث يصنع الفخار
    Beni çarşıya götürmek istedi Şu kişisel büyük oyuncak ayılardan aldırdı. Open Subtitles انها تريد ان نخرج الى المول لتفصيل احد تلك دببة تيدي الكبيرة
    Ya bu Oliver Şu tiplerdense... Hani aşk isteyen, tıpkı, bir kızla takılmadan önce muhabbet etmek isteyen? İ..ne mi? Open Subtitles ماذا لو كان من احد تلك الرجال الذي يحب التحدث الى الفتيات قبل يقع في حبها
    Şu kliniklerin birinde çalışan sapığın tekinin avukatlığını yaptı. Open Subtitles أخي محامي وهو يمثل هذا المنحرف الذي كان يدير احد تلك العيادات
    Şu tehlikeli seks pozisyonların yüzünden ölmedi, değil mi? Open Subtitles لم يكن بسبب احد تلك الاوضاع الجنسية الخطيرة اليس كذلك ؟
    Bu yüzden Şu büyük çubukları tırmanıp tepesinden aşağıya inmem gerekiyor. Open Subtitles لذلك علي تسلق احد تلك الاعمدة الكبيرة ثم انزل
    100.000 dolar öderseniz bedeninizin ölümden sonra dondurulmasını ve Arizona'daki depolarda bulunan Şu tanklardan birinde sıvı nitrojen içinde saklanmasını sağlayabilirsiniz. Böylece gelecekteki bir uygarlığın sizi hayata döndürmesini bekleyebilirsiniz. TED بدفعك 100.000 دولار ستقدر على تجميد جسدك بعد الوفاة و حفظه في نيتروجين سائل في احد تلك الخزانات في احد مستودعات اريزونا في إنتظار احدى حضارات المستقبل المتقدمة بما يكفي لتُعيد إحياءك.
    Şu çadırlardan birisinde yeğenim Scottie var. Open Subtitles فى احد تلك الخيام سكوتى أبن اختى
    amcasının arabası yoktu, yani... büyük ihtimalle Şu güzergahların birinden yürüdüler. Open Subtitles وهذا كان على بعد حاجزين ...وعم الطفل لم يكن لديه سيارة,لذلك ,من المحتمل انهم ساروا على الاقدام وسلكوا احد تلك الممرات
    "Şu an ilgilendiğim bir çok şey var, senin de onlardan biri olmanı istiyorum." Open Subtitles "لدينا أشياء كثيرة اهتم بها" "اريدك أن تكوني احد تلك الخيارات"
    - Biri Şu ateşi canlandırsın. Open Subtitles - يجب ان يطعم احد تلك النار - ديود ..
    Şu enzimlerden ya da onun gibi bir şey. Open Subtitles احد تلك الانزيمات او ما شابه
    Şu enzimlerden ya da onun gibi bir şey. Open Subtitles احد تلك الانزيمات او ما شابه
    Düşündüm ki... Şu önlüklerden giysem.. Open Subtitles سأرتدي احد تلك الأرديه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more