"احضار" - Translation from Arabic to Turkish

    • getirmek
        
    • getirebilir
        
    • getirir
        
    • getirebilirim
        
    • alabilir
        
    • almak
        
    • getireyim
        
    • getirmeyi
        
    • getir
        
    • almayı
        
    • almam
        
    • getirebilirsin
        
    • getirmemi
        
    • alabiliriz
        
    • getirmenin
        
    Anneni geri getirmek istemen çok doğal. Keşke getirebiIsek ama bu mümkün değil. Open Subtitles بالطبع تريدين احضار أمك مرة أخري وأتمني بأننا نستطيع , ولكن هذا مستحيل
    Patricia için bir battaniye getirebilir misin? Open Subtitles هل يمكننا احضار بطانية من أجل ابنتي يا باتريشيا ؟
    Evet, her gelişinde bir kutu getirir. Open Subtitles نعم ,انه معتاد احضار احد هذه الصناديق عند زيارته لنا
    Lillian, sana dünyanın en iyi baletini sadece ben getirebilirim. Open Subtitles ليليان . انا الوحيد القادر على احضار اعظم راقص بالية فى العالم
    O kalsın. Biraz soğuk su alabilir miyiz? Open Subtitles يمكنكِ إمساك البودرة أيمكنكِ احضار كأس ماء؟
    O şeyi gemiye almak riskliydi. En baştan beri bunu biliyorduk. Open Subtitles احضار هذا الشيء على المتن كانت مخاطرة وكنا نعرفها منذ البداية
    Birazdan eve geleceğim. Biraz çin yemeği getireyim mi? Open Subtitles انا في طريقي للمنزل , ماذا عن احضار بعض الطعام الصيني ؟
    Bobby Kennedy İndiyanapolise şehrin mesajı getirmeyi planlmaştı. TED ادرج بوب كندي ضمن جدوله احضار رسالة المدينة الداخلية الى انديانا بولس
    Ha bir de plak sözleşmesi istiyoruz. Derhal buraya bir plak yapımcısı getir. Open Subtitles ونريد ايضاً عمل عقد للتسجيل لذا عليك احضار مسئول ايضا
    Ayrıca, acı biber, maydanoz ve zencefil almayı da unutma. Open Subtitles ولا تنسى أيضا احضار الكزبرة والشطة و الجنزبيل
    Dünyaya bebek getirmek için o kadar uzağa gitmek artık yok. Güvenli değil. Open Subtitles لامزيد من السفر بعيداً جداً ،من اجل احضار الاطفال للعالم الوضع ليس آمناً
    Bu resim - Hebron'da küçük bir dükkandaydım, bu dükkana, yiyecek getirmek yerine, dijital yiyecek sağlıyoruz, bir kartla. TED في هذه الصورة -- كنت في متجر صغير في هيبورن، حيث بدلاً من احضار الطعام، احضرنا طعاماً رقمياً، بطاقة.
    İyi ama, grubu tekrar bir araya getirmek o kadar kolay olmayabilir. Open Subtitles احضار الفرقه و ووضعهم معاً يمكن ان لا يكون بهذه السهوله
    Gidip bardan biraz buz getirebilir misin? Open Subtitles هَلّ بامكانك احضار بَعْض الثلجِ مِنْ الحانةِ؟
    Benim için getirebilir misin? Ben de çantamı alayım. Open Subtitles هل يمكنك احضاره لى,يجب على احضار حقيبتى.
    Tatlım, midem çok fena durumda. Bana biraz çay getirir misin? Open Subtitles عزيزتي معدتي تؤلمني هل يمكنك احضار شيئ لاشربه
    Size mönüyü getirebilirim. Ama herkes Noel Tabağı alıyor. Open Subtitles بوسعي احضار قائمة ولكن اغلب الناس يطلبون صحن العيد
    Patricia için bir battaniye alabilir miyiz? Open Subtitles هل يمكننا احضار بطانية من أجل ابنتي يا باتريشيا ؟
    Bana hediye almak isterseniz, bir teyp fena olmaz. Open Subtitles اذا أردتم احضار هدية لي شرائط مسجلة لا بأس بها
    Şimdi sana biraz daha cips ya da peçete getireyim mi? Open Subtitles الآن , هل استطيع احضار لك أي شيء المزيد من شرائح البطاطس أم كوكتيل
    Hatta görevlilerden birisi odaya televizyon getirmeyi bile teklif etti. Open Subtitles احد موظفي الاستقبال قال ان بإمكانه احضار تلفاز هنا من اجلي
    Birini geri getir deyince, cesedini kastetmiyorlar. Open Subtitles عندما يطلب منك احضار شخص ما، لا يعني جثته
    Seninle insanların arasında dolaşmayı, sana gerçek anlamda bakmayı bir pizza almayı ya da hokey maçına gitmeyi... Open Subtitles انه سيكون جميلا أن أكون علناً معك, لكى حقا أحصل على النظر اليك. احضار بيتزا أو الذهاب الى لعبة هوكى.
    Defter kayıtlarımı almam lazım. Mektuplarıma ihtiyacım var, lütfen. Open Subtitles اردت احضار البريد حسنا ، اريد خطاباتي من فضلك
    Buraya taşınırken istediğin yatağı getirebilirsin. Open Subtitles .كماتعلمين,عندماتنتقلينإلىهنا . يمكنكِ احضار أيّ مفرش تريدينه
    Pasaportumu getirmemi söylediğinde, belki Fransa'dır diye düşünmüştüm. Open Subtitles عندما طلب منى احضار جواز سفرى ظننت انها ربما تكون فرنسا
    Hayır ama şeylerden de alabiliriz. Open Subtitles بطاطا مقليه لا،لكن يجب علينا احضار هذه ايضا
    Dünyaya babasını tam olarak tanıyamayacak birini getirmenin haksızlık olacağını düşündüm. Open Subtitles أنا لا اظن أنه من العدل احضار شخص لهذا العالم لا يستطيع معرفة أبيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more