| Huysuz kocakarı da bu işten payını alsın. Maymuna ruj sürmek kaça? | Open Subtitles | ستتحمس المحاربه العجوز لهذا. كم من اجل وضع احمر الشفاه على القرود؟ |
| Geçen hafta yakanda ruj izi vardı. | Open Subtitles | بالاسيوع الماضى كا احمر الشفاه على قبه قميصك. |
| Çok fazla ruj ve yetersiz giysi. | Open Subtitles | الكثير من احمر الشفاه و القليل من الملابس |
| Sana bu siyah ruju vereceğim ki kustuktan veya yiyiştikten sonra tekrar sürebilirsin. | Open Subtitles | ساعطيك احمر الشفاه الاسود حتى يمكنك اعادة تطبيقه بعد ان تعبثي او تتقياي |
| Bence karşılıklıydı. o ruju sil dudağından. | Open Subtitles | تبدو متبادله امسح احمر الشفاه هذا حتى لا يراه الرفاق في القسم |
| Rujla yazılmış ve çoraba sarılmış mektuplar yollayan bir kadın bile var. | Open Subtitles | النساء مهووسات بكم احذر من احمر الشفاه |
| Diğer kızlar balo için ruj sürerken bense pislik içinde kaldım. | Open Subtitles | عندما اضع احمر الشفاه فانه يتلصق به الوسخ الجاف والدبق |
| Ama,bak ruj sürmüş. | Open Subtitles | نعم انها هنا لكن انظروا ، انها تضع احمر الشفاه |
| Howrd Johnson'ın dondurma çeşitlerinden daha çok ruj renkleri var ama satışları çok kötü. | Open Subtitles | يصنعون ألوان كثيرة من احمر الشفاه أكثر من نكهات هاورد جونسون للآيس كريم لكن مبيعاتهم في الحضيض |
| Belle Jolie yeni ruj koleksiyonu hakkındaki düşüncelerimizi söylememizi istiyor. | Open Subtitles | شركة بيل جولي تريد ان نخبرهم ما نعتقده عن المنتج الجديد من احمر الشفاه |
| Her zaman şerit-sütyen takardım. Siyah ruj. Tanrım... | Open Subtitles | دائماً اعرض شريط حمالة الصدر احمر الشفاه الاسود |
| Patron. ruj sürüyor, sinyal gönderiyor olabilir. | Open Subtitles | ايها الرئيس, تضع احمر الشفاه, خرجت عن المألوف, ربما تقوم بارسال اشارة |
| Bu da, ruj çok eski demek oluyor. | Open Subtitles | اجل, مما يعنى ان احمر الشفاه كان قديم جدا |
| Memesinin içine bir ruj soktu ve onu kukusundan çıkardı. | Open Subtitles | لقد ادخلت احمر الشفاه في صدرها واخرجته من فرجها |
| -kalıcı ruj mu bunlar? hayır, onlar bu tarafta. -güzel. | Open Subtitles | هل هذه اصابع احمر الشفاه من هذه الماركة؟ |
| Benim annem sadece markete gidiyor olsan bile ruj sür derdi. | Open Subtitles | كانت امي تقول ضعي دائما احمر الشفاه حتى لوذهبت للسوق |
| tamam, söyle bakalım o ruju nerede buldun? | Open Subtitles | حسنا.اخبرينى من اين حصلت على احمر الشفاه هذا |
| Rehber köpeğinin mi ruju bıraktığını düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تعتقدين ان كلبها المرشد هو من ترك احمر الشفاه خاصتها ؟ |
| Çünkü annem öğrencilerin dişlerindeki ruju silmek istememin duruşma sonrasında dikkatimi dağıtacağını söylüyor. | Open Subtitles | لا امي تعتقد انه عندما اطلب من الطالبات مسح احمر الشفاه من اسنانهم ذلك سيلهيني عن التفكير فالمحاكمه |
| Herkes sizinle tanışmak için can atıyor çocuklar. Rujla yazılmış ve çoraba sarılmış mektuplar yollayan bir kadın bile var. | Open Subtitles | النساء مهووسات بكم احذر من احمر الشفاه |
| rujun, bir kadına iyi muamele ettiğinizde, yüzüne kan hücum etsin diye, yapıldığını biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل تعلمون بأن احمر الشفاه أُختِرع ليحاكي تحمير خدود المرأة بعد ان تعاملها جيداً؟ |
| Aslında, atomik rujum sayesinde. | Open Subtitles | في الحقيقة بواسطة احمر الشفاه الذري |