Bak, bir kez daha söylüyorum ben o kızla yatmadım. | Open Subtitles | أنني اخبركِ ثانية أنني لم أقم علاقة معها |
Hayır. Benim ofisimdeki tuvaleti kullanmak için izin istemeniz gerektiğini söylüyorum. | Open Subtitles | كلا ، انا اخبركِ انكِ بحاجة لطلب تصريح لإستخدام الحمام في مكتبي |
Sana, bu yeni cinayetlerin Boston Boğazlayanı'yla alakası olmadığını söylüyorum. | Open Subtitles | انا اخبركِ ان جرائم القتل الحالة ليس لها علاقة بقاتل بوسطن.. |
Sana polisin bana inanmadığını da söylemedim. | Open Subtitles | . والشئ الذي لم اخبركِ به ان الشرطة لم تصدقني . لقد كنتُ جداً صغير للذهاب الى السجن |
Catane'da. Evet, sana hiç söylemedim bunu. | Open Subtitles | لكني لم اخبركِ أني كنت في سياتين أيضا |
Sana bir şey söylemem gerek ve bu aramızdaki bazı şeyleri değiştirecek. | Open Subtitles | علي أن اخبركِ بشيء ما سيغير مجرى الامور بيننا |
Sana söylemeliyim, Boks'a gelmem. | Open Subtitles | ، علي ان اخبركِ انا لا افهم الملاكمه |
Bu her olduğunda sana söylememi ister misin? | Open Subtitles | أتريد أن تعرف حقاً؟ أتريدينني أن اخبركِ كل مرة يحدث ذلك؟ |
Madem gerçekleri söylüyorum çocuklarımın kaka yapmasına senin adını verdim. | Open Subtitles | وبما انا اخبركِ بالحقيقه فلقد اسميت غائط ابني باسمكِ |
Bu yüzden sana söylüyorum, seni o boka sürüklemesine izin verme. | Open Subtitles | لهذا السبب انا اخبركِ, لاتجعلينها تأخذك بهذا الأتجاه القذر |
Size söylüyorum eğer şimdi bir şeyler yapmazsak bundan sonra işler böyle yürüyecek. | Open Subtitles | انا اخبركِ ما لم نفعل شيئاً لأن, هذا ما سيصبح عليه الحال |
Ben sadece doktorların bana söylediğini söylüyorum. | Open Subtitles | أنا اخبركِ فقط بما قاله الأطباء لي |
Bu yüzden sana söylüyorum, bu yüzden sana güveniyorum. | Open Subtitles | لهذا اخبركِ لما انا اثقُ بكِ في هذا |
Size ne gördüğümü söylüyorum! | Open Subtitles | لن يستغرق الأمر طويلاً. انني اخبركِ ما رأيته! |
Ben sana Thayer'la yattığımı söylemedim, çünkü ben Thayer'la yatmadım. | Open Subtitles | انا لم اخبركِ اني نمت مع " ثاير " لأني لم انم مع " ثاير " |
Ji Hyeon. Davetiyeyi senin getirmeni söylemedim mi? | Open Subtitles | جي هيون ) ألم اخبركِ بإحضار رسالة الدعوة ؟ |
Sana gitmeni söylemedim mi? | Open Subtitles | ألم اخبركِ ان تعودى ؟ |
Kovulduğunu söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | ينبغي علي أن اخبركِ بأنك مطرودة |
Sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | يجب ان اخبركِ بشيء |
söylemeliyim ki bundan kurtulamayabilir. | Open Subtitles | يجب ان اخبركِ ربما لن ينجو من هذا قط |
Ve, sana söylemeliyim... | Open Subtitles | و .. يجب ان اخبركِ |
Bahsetmezsem çatlayacağım ama Do Hoon kimseye söylememi istedi. | Open Subtitles | .. اموت لكي اتحدث بأي شيء, بالرغم من أن دو هون اخبرني ألا اخبركِ عن ذلك |