Hevesini kırmak istemem abicim, ama o zaten icat edildi. | Open Subtitles | أكره أن اخبرك بهذا يا أخي ولكن تم اختراعها مسبقاً |
Bu öyle bir şey ki, bir iki yıl önce icat edildiğinden beri bana tarifsiz bir mutluluk verdi. | TED | وهي أداة ، منذ اختراعها منذ عام أو عامين تمنحني سعادة لاتوصف. |
İlk cep telefonlar, ilk kişisel bilgisayarlar 1970'lerde icat edilmişti. | TED | أولى الهواتف المحمولة, وأولى أجهزة الكمبيوتر الشخصية قد تم اختراعها في السبعينات. |
O doğduğunda dünyada sadece 25 tane araba vardı; daha yeni icat edilmişlerdi. | TED | عندما ولد، كان يوجد 25 سيارةً فقط في العالم كانت حينها في بدايات اختراعها. |
Bu teknolojiyi yaratman onlarca yılını aldı. | Open Subtitles | هذه التكنولوجيا، اخذت منك عقود ليتم اختراعها |
Her ne kadar müvekkilim kötü sağlığınızdan dolayı üzülse de Roxxon, sizin de haberdar olduğunuz çıkartma ve arıtım arasındaki ilişki haklarını sonuna dek korumalıdır. | Open Subtitles | عملك الحساسة في مصنع طاقة "لدندنيري" وبينما يظهر موكلي تعاطفًا مع حالتك فإن على (روكسون) الدفاع عن براءات اختراعها |
Bu monospinner, dünyanın mekanik olarak en basit kontrol edilebilir uçan makinesi, birkaç ay önce icat edildi. | TED | إنه الدوّار المنفرد، وهو الآلة الطائرة القابلة للسيطرة الأبسط ميكانيكياً في العالم، التي تم اختراعها فقط قبل أشهر. |
Bu teknolojinin temelinde, burada, Almanya'da icat edilen fotoğraflı haritacılık yatmakta. | TED | حسناً، المفتاح الأساسي لهذه التقنية تدعى المسح التصويري، وتم اختراعها هنا، في ألمانيا. |
İcat ettiği dağıtım çantası sayesinde son 2 yıl içinde kendi çalıştığım 7 yıla göre daha fazla para kazandık. | Open Subtitles | و بسبب اختراعها لصندوق التسليم الخاص بها فهي تنجز في يومين ما افعله انا في اسبوع |
Zaman Makinesi bu dünya çizgisinde icat edilmedi. | Open Subtitles | وآلة الزمن لم يتم اختراعها في هذا العالم أصلاً. |
Aslında, İnternet ağı da CERN'de icat edilmişti, böylece dünyanın her yerinden fizikçiler veri paylaşabiliyorlardı. | Open Subtitles | في الواقع، شبكة الويب العالمية تم اختراعها في سيرن حتى يتمكن الفيزيائيين في جميع أنحاء الكوكب يمكنهم مشاركة البيانات |
Nick ve Schmidt tarafından icat edildi ve çok hoşuma gitti, mükemmel kombinasyon. | Open Subtitles | تم اختراعها بواسطة نيك و شميدت انها دمج رائع ،مثلهما |
Üç aşağı beş yukarı burada icat ettiklerini düşünürsek muhtemelen burada daha azına alır. | Open Subtitles | ربما أقل من هذه التي هنا تراها أنها أكثر أو أقل اختراعها |
Ve mucizevi bir şekilde Almanlar bombayı bizden üç yıl önce icat ediyor. | Open Subtitles | وأعجوبيًا ينال الألمان القنبلة قبل اختراعها بـ 3 سنين. |
Yani kağıt, bilgisayardan önce icat edildi diye işin temelini öğrenmek için matematik öğretmek için bilgisayar yerine kağıtla uğraşmanız gerekmez. | TED | ان كون الورقة تم اختراعها قبل الحاسوب لا يعني انها يجب انك يتوجب عليك استخدامها اكثر من الحاسوب لكي تحصل على الاساسيات المتعلقة في الموضوع .. تعليم الرياضيات |
Bunlara vücut-kuvvetli protezler deniyor, İç savaçtan hemen sonra icat edilmişler, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'nda ise daha da geliştirilmişler. | TED | وهي الأطراف الإصطناعية التي يتم السيطرة عليها بواسطة العضلات ، والتي تم اختراعها بعد الحرب الأهلية ، وتم إعادة تطويرها في الحرب العالمية الأولى والثانية. |
Dolayısıyla iş arkadaşlarımla beraber icat ettiğimiz bu teknolojinin tüm ahlaki ve sosyal etkilerini küresel çapta tartışmak için bir diyalog başlatmak istedim. | TED | ولقد دعوت مع زملائي إلى إجراء نقاش حول التقنية التي شاركت في اختراعها من أجل أخذ كافة الاعتبارات الأخلاقية والمضامين المجتمعية لمثل هذه التقنية بعين الاعتبار. |
Başlangıçta 19. yüzyılın sonlarında icat edilen bu basit kanvas ve kauçuk kreasyonlar, kaldırıma ilk ayak bastığından beri çok değişti. | TED | يعود أصل اختراعها إلى أواخر القرن التاسع عشر، لقد تغيرت هذه الإبداعات من الأقمشة البسيطة والمطاط كثيرًا منذ أن وطأت على الساحة لأول مرة. |
Kapitalizm eğer iyi yönetilirse, insan toplumunda zenginliği meydana getirmek için icat edilmiş gelmiş geçmiş en iyi sosyal teknolojidir ama kapitalizm, karmaşık sistemin çarpımsal temel dinamiklerinden dolayı merhametsizce eşitsizliğe, yoğunlaşmaya ve çöküşe yönelmiştir. | TED | الرأسمالية هي أعظم تكنولوجيا اجتماعية تم اختراعها حتى الآن لخلق الرخاء في المجتمعات الإنسانية إذا تم تنظيمها جيدًا، لكن الرأسمالية، بسبب الديناميكيات المضاعفة الأساسية للأنظمة المعقدة تميل نحو، عدم الرحمة وعدم المساواة والتركيز والانهيار. |
Bugün biraz para harcayarak sahip olduğumuz klimalar, spor aletleri, bilgisayarlar ve cep telefonları gibi ürünler bir asır önce ulaşılmaz derece pahalıydı veya icat edilmemişti. | TED | كانت العديد من المنتجات التي نُنْفق عليها الكثير من المال - مكيفات الهواء، والسيارات الرياضية الفارهة، أجهزة الكمبيوتر والأجهزة النقالة - مُكلفة بشكل كبير، أو لم يتم اختراعها قبل قرن من الزمان. |
Onu yaratman yıllarını aldı. | Open Subtitles | اخذت منك عقود ليتم اختراعها |
Her ne kadar müvekkilim kötü sağlığınızdan dolayı üzülse de Roxxon, sizin de haberdar olduğunuz çıkartma ve arıtım arasındaki ilişki haklarını sonuna dek korumalıdır. | Open Subtitles | عملك الحساسة في مصنع طاقة "لدندنيري" وبينما يظهر موكلي تعاطفًا مع حالتك فإن على (روكسون) الدفاع عن براءات اختراعها |