"اختطفك" - Translation from Arabic to Turkish

• kaçıran
• kaçırdı
• kaçırdığını
• kaçırdığında

Ayrıca, zorluk çektiğin şeylerden birisi de seni kaçıran adamın süpermarkette sıra beklerken sana gülümsemiş olabilmesi.
لكنك مضطربة أيضاً، لأن الرجل ذاته الذي اختطفك.. ربما تكوني قد ابتسمت له في طابور الحساب بالسوق هذا اليوم

- Bunu seni kaçıran kişi yapmış.
. لمحاولة اخفاء طريق موتها , ربما . الرجل الذي اختطفك , هو من قام بهذا

Bir şey daha doğuyor, seni kaçıran kişiye yapacağım şey ile ilgili karanlık bir içgüdü.
ثمة شيء آخر يبزغ غريزة مظلمة عما قد أفعله للشخص الذي اختطفك

Düğünümüzde saldırdı, seni kaçırdı ve çocuğumuzu çatıdan atmakla tehdit etti.
لقد هاجم حفل زفافنا ، اختطفك وهدد بإلقاء طفلتنا من أعلى سطح مبنى

Öyle ama seni de kaçırdı Catie, ölebilirdin.
أجل، لكن يا (كيتي) لقد اختطفك وكان يمكن أن تموتي

O yüzden, bence sizi kimin kaçırdığını ve neden bıraktığını hemen söyleyin.
لِـذا، أقترح أن تخبرني بمن اختطفك ولِـما قد أطلقوا سراحك؟

Evde. Seni kaçırdığında evimize gelmişti.
المنزل لقد جاء لمنزلنا حين اختطفك

Seni kaçıran kişinin kim olduğunu sordukları zaman bu adamın olduğunu söyleyeceksin.
إذن حينما يسألونك تخبرينهم أن هذا الرجل اختطفك

- Seni kaçıran adamla, değil mi?
مع الرجل الذي اختطفك, أليس كذلك؟

Şu anda bahsettiğin kişi seni kaçıran adam sana saldıran adam seni esir tutan adam...
... أنت تتحدثين عن الرجل الذي اختطفك الرجل الذي هاجمك

Seni kaçıran o Vahşi ayıdan.
من الدب المتوحش الذي اختطفك

Seni kaçıran oysa neden hâlâ konuşuyorsun onunla?
اذا كان اختطفك ؟

Seni kaçıran adamı.
كما تعلمين, الرجل الذي اختطفك

Sizi kim kaçırdı?
من اختطفك ؟

- Billy'nin adamları sizi kaçırdı.
.(لقد اختطفك رجال (بيلي

Seni kaçırdı.
لقد اختطفك

Nemo seni kaçırdı mı?
اختطفك (نيمو)؟

Seni 6 ay önce kaçırdığını düşününce fazla hoşgörülüsün.
هذا تسامح منقطع النظير، باعتبار أنّه اختطفك منذ 6 أشهر.

Onlara Cade'in seni kaçırdığını ve kaçtığını söyle.
أخبريهم أن (كيد) اختطفك وأنكِ هربتِ

Ya sen Cisco, Snart seni kaçırdığında yardım etmezsen kardeşini öldüreceğim demişti sen de yardım ettin, hiçbirimiz seni eleştirmedik.
و(سيسكو)، حين اختطفك (سنارت) وهدد بقتل أخيك إن لم تساعده، فعلت ولم نحكم عليك بسوء