Bu şeytanları doyuracak kadar kanın dünyada olmadığını biliyorlardı. | Open Subtitles | ادركوا ان دم العالم كله ما كان ليروى هذين الشيطانين |
Donuyor ve açlıktan ölüyorlardı ve cephaneleri bitiyordu ama orayı tutmaları gerektiğini biliyorlardı. | Open Subtitles | يتجمدون بردا ويعانون من الجوع , ونفاذ الذخيرة . ولكنهم ادركوا بوجوب الاحتفاظ بهذه الارض |
# biliyorlardı basit bir kız olduğunu çiftlikten yeni geldiğini # | Open Subtitles | "ادركوا انها فتاة بسيطة" "متأخرة عن المزرعة" |
Güldüler çünkü geçen gece olanların gülünç olduğunu anladılar. | Open Subtitles | لقد ضحكوا لأنهم ادركوا ان ماحدث ليلة امس كان امرا مضحكا |
Amaçlarının Natesville'de torunlarını büyütmek olduğunu anladılar. | Open Subtitles | ادركوا بأن مكانهم في "ناتسفيل"، تربية حفيدتهم. |
Milan'da olmadığımı daha yeni anladılar galiba. | Open Subtitles | ادركوا لتوهم اني لست في ميلان |
Bunun intikam almak için tek şansları olduğunu biliyorlardı. | Open Subtitles | هم ادركوا انه هناك فرصة فقط بالانتقام |