Derek : Onunla Doğaçlama yapmıştım, Adam. | TED | دِيرِيك: لقد ارتجلت فيها يا أدم. |
Sinyalimi beklemedin. - Doğaçlama yaptım. | Open Subtitles | لم تنتظر اشارنى لقد ارتجلت |
O repliği Doğaçlama ekledim. | Open Subtitles | انا ارتجلت هذا السطر |
"Gözünüzün önünde Doğaçlama okunur." | Open Subtitles | "ارتجلت وأُلفت أمامك بينما تُشاهدون" |
Doğaçlama yapmam gerekti. | Open Subtitles | لقد ارتجلت طبقاً للموقف |
Kurye öldürüldüğünde Doğaçlama yaptı. | Open Subtitles | لقد ارتجلت بمجرد مقتل الساعي |
Polisler gelince Doğaçlama yaptım. | Open Subtitles | ! أتت الشرطة! وأنا ارتجلت |
Doğaçlama davrandım. | Open Subtitles | لقد ارتجلت |
Doğaçlama yaptım. | Open Subtitles | لقد ارتجلت. |
- Doğaçlama yaptım. | Open Subtitles | لقد ارتجلت - |