"ارسلوه" - Translation from Arabic to Turkish

• göndermişler
• gönderin
• gönderdiler

Böylece onu tekrar kanoya bindirip göndermişler. Bu sefer iyilik için.
لذا ارسلوه مرة اخرى بزورق هذه المرة الى الأبد

Son haftasında kimse olmamasına rağmen üç kez havaalanına göndermişler.
لقد ارسلوه الى المطار ثلاث مرات فى اسبوع الأخير

Üzgün. Onu buraya beladan uzak tutmak için göndermişler.
مستائين، لقد ارسلوه هنا ليقوموا بأبعاده عن المتاعب

Kan basıncının sabit olduğundan emin olun ve evine gönderin.
تأكدوا من انتظام ضغط دمه و ارسلوه للمنزل

Onu eve gönderdiler.
لقد ارسلوه للمنزل يارجل ما الذي تعتقده ؟

Askeri mahkeme için yeterli delilleri yoktu, fakat onu Greenland'a gönderdiler.
لم يكن لديهم ادلة كافية من اجل محاكمة عسكرية ولكنهم ارسلوه لجرينلاند

Onu bir kanonun içine koyup göndermişler ve adam iki yıl boyunca seyehat etmiş.
ارسلوه في زورق وسافر لمدة عامين

Niye bir tek bana göndermişler peki?
لماذا ارسلوه لى أنا فقط؟

Onu Donnie'yi öldürmeye göndermişler.
ارسلوه ليقتل دوني

Kimi göndermişler?
-من ذا الذى ارسلوه ؟

Mahkum kontrolden çıktı. Destek lazım. Krichim Dam'a gönderin...
المدان خارج عن السيطرة نحتاج الى دعم ارسلوه الى كريشيم دان ترك العمل مبكرا كل يوم من اجلي ليس مناسباً

- Onu ilk uçakla buradan gönderin.
- ارسلوه على الطائرة القادمة بعيداً عن هنا.

Onu ait olduğu yere gönderin.
ارسلوه الى حيث ينتمى.

Onu evine gönderin.
ارسلوه للمنزل

Aylar önce karşı tarafa geçti ve şimdi onu bize geri gönderdiler.
لقد تحول من المعارضة منذ شهر مضي والأن ارسلوه إلينا.

Tutuklandı. Ocak 1975'te onu Atascadero'ya gönderdiler.
يناير، 1975 ارسلوه إلى أتاسكادرو

Garları beslemek için kardeşimi de diğerleriyle birlikte koruluğa gönderdiler.
لهذا ارسلوه للبستان لكي يطعموا وحوش "الجار" به كما فعلوا بالاخرين.

O hastaydı Bay Ross ama onu evine gönderdiler.
لقد كان مريضا سيد (روس) و هم ارسلوه للمنزل فحسب