"ازدحاماً" - Translation from Arabic to Turkish

    • yoğun
        
    • kalabalık
        
    Bir kaç kasiyerle muhabbet ettim. Cuma gecesi en yoğun zaman. Open Subtitles تبادلتُ أطراف الحديث مع بعض المحاسبين ليلة الجمعة هي الأكثر ازدحاماً
    Diğer ikisi yoğun bir alanda. Burada daha az trafik var. Open Subtitles الاثنين الاخرين كانا في منطقتين نشطتين هذه المنطقة لديها أقل ازدحاماً
    Her şeyi hatırlıyorum. Cuma öğlen saatlerinde çok yoğun olurum. Open Subtitles أتذكر كل شئ بشكل جيد, بعد ظهر الجمعة هو أحد أكثر الأوقات ازدحاماً
    İstersen bir gece daha kalıp, daha az kalabalık bir trene binebiliriz. Open Subtitles يمكننا البقاء هنا ليلة اخرى وآخذ قطار اقل ازدحاماً
    Açıkçası daha kalabalık, ve sanırım daha karmaşık. Open Subtitles أكثر ازدحاماً, من الواضح, وأعتقد أنه معقد أكثر
    Diğer terörist örgütlerinin yardımıyla kalan 19 kutu, metro istasyonları, hastaneler ve spor sahaları gibi, diğer halka açık kalabalık mekanlara yayılabilir. Open Subtitles فبمساعدة منظمات ارهابية أخرى فإن العبوات الـ19 الباقية يمكن أن يتم اطلاقها في أماكن أخرى أكثر ازدحاماً
    Doğu Sahilinin en yoğun en kirli su yolu mu? Open Subtitles أكثر الممرات المائية ازدحاماً مرورياً وتلوثاً على الساحل الشرقي؟
    Sana dedim, televizyondaki en yoğun üç saat 10 dakika. Open Subtitles -إنها أكثر 3 ساعات و 10 دقائق ازدحاماً على التلفاز
    Ve trafik çok yoğun. Open Subtitles كما أن هناك ازدحاماً مرورياً كبيراً
    - Bugün yazın ilk günü yani yoğun bir dönemdeyiz. Open Subtitles حسناً , انه أول يوم من الصيف لذا هو موسمنا الأكثر ازدحاماً - سأدفع زيادة -
    Öyle olmalı. Farik hepimizi keşfe gönderdi, ve Cuma haftanın en yoğun günü. Open Subtitles لقد جعلنا (فارق) نقوم جميعاً بالاستطلاع والجمعة هي الليلة الأكثر ازدحاماً بالأسبوع
    Şehir müzesindeki en yoğun bölüm neresidir, biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعرف ماهي اكثر الغرف ازدحاماً في متحف (جيتي) ؟
    Tijuana dünyada sınır geçişlerinin en yoğun olduğu yer. Open Subtitles (تيخوانا) هي أكثر حدود العبور ازدحاماً في العالم.
    Dört yıl önce başladı, bir arkadaşımla birlikte New York'ta ki en kalabalık camilerden birinde Ramazan'ın ilk orucunu açtığımızda. TED بدأت القصة قبل أربع سنوات، عندما بدأت أنا وصديقي بصيام أول يوم رمضانٍ في واحدٍ من أكثر المساجد ازدحاماً بمدينة نيويورك.
    Park alanı daha kalabalık. Open Subtitles و موقف السيارات يزداد ازدحاماً
    Her sabah milyonlarca New Yorklu, kalabalık dairelerinden çıkar ve işe giderken daha kalabalık olan sokaklara dağılır. Open Subtitles الحلقة السابعة عشرة "فكرة "فوج كل صباح يهجر ملايين من سكان (نيويورك) شققهم المزدحمة و يتوجهون للشوارع أكثر ازدحاماً في طريقهم للعمل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more