"استأجرتني" - Translation from Arabic to Turkish

• tuttun
• işe aldı
• beni tuttu
• kiraladı
• beni işe
• işe aldın
• kiraladın
• işe aldınız

Beni çekmek için tuttun tamam mı? Burada olduğumu bile bilmiyorlar. Bununla ödül alabiliriz.
لقد استأجرتني للتصوير، وإنّهم لن يعلمو حتّى بوجودي، وسنحظى بسبقٍ.

Federal hapishanede iki gün bile dayanamayacagini bildiginden tuttun.
لقد استأجرتني لأن كلانا يعلم انك لن تصمد يومين في سجن فيدرالي.

Bayan. Video gözetlemesi yapmam için beni işe aldı.
أنثى، استأجرتني لأقوم ببعض التصوير بالفيديو

Bu sahte yosma... dilimin kusuruna bakmayın. ...bana kendisini siz gibi tanıtıp beni tuttu.
هذه المرأة التافهة، عذراً على التعابير، أخبرتني بأنها أنتِ حين استأجرتني.

Annen beni, senmişim gibi davranmam için kiraladı.
لقد استأجرتني والدتك لأنتحل شخصيتك

-Beni tavlamak için mi işe aldın?
استأجرتني كي تضاجعني؟

Unutma Chad; seni ünlü yapmam için tuttun beni.
تذكر، تشاد، أنتَ استأجرتني لـ جعلك رائع

Beni çocuğu kaçırmak için tuttun, öldürmek için değil
استأجرتني لاختطاف الطفل,لا لقتله!

Beni Gen'i kurtarmak için tuttun, kirli polisleri yakalamak için değil.
لقد استأجرتني لإنقاذ (جين) وليس للقبض على شرطة قذرة

Beni bu iş için tuttun.
استأجرتني للقيام بعمل

Suç kayıtlarını silmem için CIA beni işe aldı.
المخابرات المركزية استأجرتني في مقابل مسح السجل الإجرامي

Uzun uzadıya konuştuk ve adam/kadın beni işe aldı.
و بعدها تمشينا طويلا و لقد استأجرتني ماذا ؟

Bir cinayet olayının içine girdiyse, neden bunu çekmem için beni tuttu?
إن كانت اكتشتف جريمة قتل فلماذا استأجرتني لتصويرها؟

Evet, o kiraladı.
أجل، هي استأجرتني.

Kendinden bir tane daha arıyormuşsun sonra da beni işe aldın.
ثم استأجرتني.

Beni kiraladın çünkü bu işi alabilecek kadar çaresiz olan ve onu çıkarabilecek tek ben vardım.
لقد استأجرتني لأنني كنت الشخص الوحيد يائس بما فيه الكفاية لأخذ هذا العمل و ماهر بما فيه الفاية لسحبها

20 dakika önce işe aldınız.
لقد استأجرتني منذ ما يقارب ، عشرون دقيقة مضت