Gerekli becerileri geliştirmemiz gerekiyor, ve onları kullanmak için cesarete ihtiyacımız var. | TED | نحتاج الى تطوير المهارات الضرورية ونحتاج الى الشجاعة في استخدامها |
Ve bu çok detaylı yapılar oluşturma fikrini alıp petek yapılara uygulayabilir ve implantlar içinde kullanabiliriz. | TED | و اخذ هذه الفكرة بعد ذلك و تصنيع جسم بدقة عاليه يمكننا تطبيقة على اقراص العسل و استخدامها داخل الغرسات |
Kızıl ötesi göz güvenliği yönetmeliğinden ötürü sadece düşük güç ile kullanılabilir. | TED | الاشعة تحت الحمراء ونسبة الى لوائح سلامة العين تستطيع فقط استخدامها مع طاقة منخفضة |
Fakat tasarımcılar büyük devrimleri alıp, bizim kullanabileceğimiz bir şekle sokmakta çok iyidirler. | TED | لكن المصممون عظماء في إحداث الطفرات التي تحدث و تحويرها لكي نستطيع استخدامها |
Hayır. Bana kullanabileceğim bir bilgi ver Mouth. | Open Subtitles | حسنا , لا , أعطني المعلومات التي يمكن استخدامها , ماوث. |
Erginliğe eriştiklerinde, güçlerini kötü şeyler için kullanmaya karşı koyamazlar. | Open Subtitles | بمجرد وصولهم لمرحله الرجوله فلا يمكنهم مقاومت استخدامها بطرق شريرة. |
Çok geçmeden, insanlar E=mc² güneşe güç verebiliyorsa, bunu yeryüzünde güç üretmek için kullanabilir miyiz diye düşünmeye başladılar. | Open Subtitles | وعمّا قريب، بدأ الناس في التفكير إن كانت المعادلة تسوق قوّة الشمس، فهل يمكننا استخدامها لتوليد طاقة على الأرض؟ |
- Oh ve senin için oraya başka birşey daha bıraktım. - Tekrar kullanabilirsin diye düşündüm. | Open Subtitles | وقد تركت شيئاً آخراً لك هناك ظننت بأنه يمكنك استخدامها مجدداً |
Özetlemek gerekirse, çünkü; bunun kullanmak zorunda olduğun temel bir teknoloji olduğu endişesinden kurtul. | TED | وذلك حيث يمكننا أولاً تلخيص التخلّص من المخاوف الرئيسية بأنها تكنولوجيا أساسية يجب استخدامها. |
1986 yılında, insanlar ekolojik sorunlar ve çevre sorunları hakkında... ...konuşmaya başlamadan çok çok önce... ...bir bina iskeleti olarak kullanmak için... ...kağıt tüpleri test etmeye başladım. | TED | وكان في عام 1986، قبل بكثير من أن يبدأ العالم بالتحدث حول القضايا البيئية والقضايا الإيكولوجية بدأت سلسلة أختبارات لأنابيب الورق المقوى من أجل استخدامها كهيكل مبنى. |
ve yemek pişirmede kullanmak için fazla çabuk yanıyor. | TED | فتحترق بسرعة حيث لا يمكنك استخدامها للطهي. |
Şimdi tüm bu bilgileri toparlayalım ve soralım: Bunu benim beynimden sizinkine bir anı transfer etmek için nasıl kullanabiliriz? | TED | الآن، دعونا نأخذ كل هذه المعلومات معاً، ونسأل: كيف يمكننا استخدامها لنقل ذاكرة لدي من دماغي إلى أدمغتكم. |
Bunu harika şeyler yapmakta kullanabiliriz. Endüstriyel ve tıbbi uygulamalar için süper lifler olarak mesela. | TED | فيمكن استخدامها لصنع أشياء مدهشة، مثل الأقمشة الفائقة للتطبيقات الصناعية والطبية |
Başka zararlar da var, çünkü PowerPoint bir araç ve diğer araçlar gibi, o da kötüye kullanılabilir ve kullanılcaktır da. | TED | هناك تكاليف اخرى ، بالطبع لان الباوربوينت مجرد وسيله، وكأي وسيله، بالأمكان اساءت استخدامها. |
Biri ya da bir şey, kullanabileceğimiz başka bir kanıt. | Open Subtitles | شخص ما أو شيء ما، بعض أدلة أخرى يمكننا استخدامها. |
Kaçmaya... kullanabileceğim tüm yemleri kullandım. | Open Subtitles | أن تخرج استخدم جميع الأفخاخ التي يمكنك استخدامها |
İlk kez, bu işi yapan adamaları gizli kamerayla kaydettim, ve kolu satın almaya insanlar için yaptıkları şu iksirlerde kullanmaya hazırdılar. | TED | للمرة الأولى، صورت بكاميرا خفية الرجال الذين فعلوا هذا، وكانوا على استعداد لشراء الذراع وكانوا على استعداد استخدامها لإعداد تلك الجرعات للناس. |
Kullanımında herhangi bir değer kaybı olmadan onları doğrudan yeni binalarda kullanabilir miyiz? | TED | هل يمكننا بعد ذلك استخدامها بشكل أساسي في مبنى جديد، دون هدر أي قيمة في العملية بشكل فعلي؟ |
Evet, belki ellerini kurşunun göğsünü delmesini engellemek için kullanabilirsin. | Open Subtitles | ربما يمكنك استخدامها لصد الشظية المخترقة صدرك |
Şimdi, bunu ele alabilmemiz için hangi teorileri kullanmayı isteriz? | TED | حسنا، ما هي النظريات التي يمكننا استخدامها لفهم هذا الأمر؟ |
Ve biz bunun son ürünler için kullanıldığını görmeye başlıyoruz. | TED | نحن نبدأ الان نرى انها يتم استخدامها لمنتجات نهائية |
Tutsak olarak bir değerim varsa onu hayatını kurtarmak için kullanabilirim. | Open Subtitles | إذا كان لدي أي قيمة كسجين، أنا قد استخدامها لحفظ حياتك. |
O bıçağı bırakmak, kullanmaktan daha fazla cesaret ister. | Open Subtitles | الأمر يحتاج إلى أكثر شجاعة لاخماد أن السكين من استخدامها. |
Burada gördüğünüz simaskop gibi aletler, siyamatik desenleri bilimsel olarak gözlemlemek için kullanılıyor. | TED | أجهزة مثل سيماتسكوب، التي يمكنكم رؤيتها هنا، تم استخدامها لمراقبة أنماط السيماتكس علمياً. |
Tıp öğrencileri tarafından otopsi odası olarak kullanılan yer mi? | Open Subtitles | واحد، والتي تم استخدامها كغرفة تشريح من قبل طلاب الطب؟ |
Gücünüzü duvar örmede ve insanları dışlamakta kullanabilirsiniz, ya da duvarları yıkmak ve insanları içeri buyurmakta kullanabilirsiniz. | TED | لذا يمكنك استخدام قوتك لبناء الجدران وإبقاء الناس في الخارج، أو يمكنك استخدامها لكسر الحواجز والترحيب بهم. |