Biz aslında video sinyallerinden ses sinyallerini çıkardık. | TED | في الحقيقة، استخرجنا الإشارات الصوتية من إشارات الفيديو. |
Yüz yıldan fazla bir süre maden kaynaklarını çıkardık ama hala fakiriz. | TED | استخرجنا الثروات المعدنية لأكثر من مائة عام، لكننا لا نزال فقراء. |
Birini geçen yıl limandaki suyun dibinden çıkardık. | Open Subtitles | لقد استخرجنا الأول من الميناء العام الماضي |
Telefon kayıtlarını çıkardık. Öyle bir arama olmamış. | Open Subtitles | حسناً، استخرجنا سجلات تلك المكالمات، لم تحدث قطّ. |
Telefon kayıtlarını çıkardık. Öyle bir arama olmamış. | Open Subtitles | حسناً، استخرجنا سجلات تلك المكالمات، لم تحدث قطّ. |
Beyin boşluğundan iki tane kurşun çıkardık. | Open Subtitles | لقد استخرجنا رصاصتان من مؤخره رأسه |
Omzundan bir kurşun çıkardık, kafana dikiş attık 1,5 litreden fazla kan kaybetmiş olmalıydın ama sana yaklaştığımda beni gözümü bile kırpamadan yere yapıştırdın, şimdi beni dinle. | Open Subtitles | لقد استخرجنا رصاصةً من كتفك وفتقنا رأسك فبالتأكيد فقدت حوالي ثلاثة ليترات، لكن عندما أتيت لك... لقد طرحتني أرضاً دون رمشة عين وبقيت استمع فقط |