çağırdım ama iyi değil o. | Open Subtitles | استدعيته بالفعل ولكنها مريضة جدا هي حتى لا تستطيع الكلام |
Şey, onu ofisime kadar çağırdım o yüzden gerçekten önemli bir şey söylemem gerekiyordu. | Open Subtitles | استدعيته إلى مكتبي لذا كان عليّ اخباره بأمر هام. |
- Bana kanun çalmasını öğretsin diye çağırdım. | Open Subtitles | لقد استدعيته لأرى إذا بإمكانه تعليمي العزف على القانون. |
Bu yüzden onu tanık olarak çağırdım. | Open Subtitles | لهذا السبب استدعيته ليدلي بشهادته |
Onu çağırdım çünkü intörn hastalığının tedavisi çok küçük düşürücü. | Open Subtitles | - لقد استدعيته - لأن العلاج الوحيد لالتهاب الأمعاء هو الإهانة المحضة |
Gabriel bu, onu ben çağırdım. | Open Subtitles | هذا قابرييل , لقد استدعيته |
Aynen. Onu bu nedenle çağırdım. | Open Subtitles | .بالضبط لهذا السبب استدعيته |
Evet, ben çağırdım. | Open Subtitles | ) نعم لقد استدعيته للشهادة |