Bir şeyi kafasına taktı mı gerçekten pislik olabilir ama tüm bunlara rağmen iyi bir kalbi olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | في الحقيقة عندما يضع اي شئ في تفكيره .. لاكن مع كل هذا استطيع القول بأن له قلب طيب |
Şunu söyleyebilirim ki, Holmes'ün bakışlarını incelediğimde biz nereye gidersek gidelim o inatla bizim adımlarımızı takip eden tehlikeden uzaklaşamayacağımız endişesi anlaşılyordu. | Open Subtitles | استطيع القول بانه بفحصه الدقيق لكل وجه بانه كان مقتنعا,بانه اينما ذهبنا لن نبتعد عن الخطر |
Son haftalarda bana söylediklerine bakılırsa, bunun... birkaç kötü şey anlamına geldiğini söyleyebilirim. | Open Subtitles | من كل ما اخبرتنى به طوال هذا الأسبوع, استطيع القول انه قد يعنى احد الأشياء من ضمن عدة امور غير سارة |
Keşke sana irtibatımı ona yardım etmek için kestiğimi söyleyebilsem, ama söyleyemem. | Open Subtitles | اتمنى ان استطيع القول باني ابعدتها لأجل مساعدتها ، ولكني لا استطيع |
Hayır, pek yok. Memnun olduğumu söyleyemem. | Open Subtitles | لا , ليس بالظبط . لا استطيع القول بأن هذا يسعدنى |
Organik mi yoksa o işaretler nedeniyle mi, bunu söyleyemem. | Open Subtitles | سواء اكان عضويا او نتيجة لتلك العلامات,لا استطيع القول |
Ne diyebilirim ki, Sayın Hakim? | Open Subtitles | يا الهي ، سيدي القاضي ، انت تعلم ، ماذا استطيع القول |
Bunun kaliteli bir Burgundy, Romani Conti, olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | استطيع القول انه نبيذ جيد نوع رومانى كونتى |
Evet, kol bacakların katılaşma durumundan yaklaşık üç saat önce ölmüş olabileceğini söyleyebilirim. | Open Subtitles | نعم ,من تصلب الساقين استطيع القول بانه ميت منذ ثلاث ساعات. |
Bu odadaki adamlardan biriyle yattığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | استطيع القول أنكِ تعاشرين أحد الشباب الموجودين هنا |
Ama şunu söyleyebilirim ki, siz farklısınız. İyi bir turistsiniz. | Open Subtitles | ولكن استطيع القول,انت صنف مختلف عنهم مسافر جيد جدا |
Artık birbirimizin adını bildiğimize göre sana ne düşündüğümü doğruca söyleyebilirim. | Open Subtitles | حسنا, الأن بما أننا نعرف أسامي بعضنا. استطيع القول بصراحة ما أفكر فيه. |
72 saattir ölü ve cinsel taciz olmadığını kesin olarak söyleyebilirim. | Open Subtitles | لكنها ماتت منذ 72 ساعة و استطيع القول بشكل جازم انه لا وجود لاعتداء جنسي |
Bana duş alırken dokunduğunu falan söyleyebilirim. | Open Subtitles | تعلمون استطيع القول بإنهو تحرش فيّ في الحمام |
Bu zevki yaşadığımı söyleyemem Reggie. | Open Subtitles | لا استطيع القول بأن هذا الحظ السعيد قد صادفنى |
Eski kehanetlerin favori konularım olduğunu söyleyemem. | Open Subtitles | لا استطيع القول ان التاريخ القديم كان مادتي المفضلة |
Şey, hepsini yaptığımı söyleyemem. | Open Subtitles | حسنا, لا استطيع القول انني لم افعل كل هذا |
Bak, ne yapman gerektiğini ben söyleyemem. | Open Subtitles | لا استطيع القول انى كنت موافقه على ما كنت تفعليه |
Bayan Elton'ın arkadaşlığının benim için büyük bir kayıp olduğunu söyleyemem. | Open Subtitles | لا استطيع القول ان صداقة السيدة التون خسارة كبيره لي |
Karaciğer sıcaklığına göre en az sekiz saat önce diyebilirim. | Open Subtitles | اعتمادا على درجة حرارة الكبد استطيع القول على الاقل قبل 8 ساعات |
Ne diyebilirim? Ben de kadinim. | Open Subtitles | ماذا استطيع القول انا امرأه .. |