"استعرته" - Translation from Arabic to Turkish

• Ödünç
• ödünç aldığım
• ödünç aldım
• ödünç almıştım
• ödünç almamın
• ödünç aldığımı

Ve buradaki bütün plastik patlayıcılarımı ve Ödünç aldığım bu küçük parçayı ateşleyecek.
هذا سوف يجعل كل متفجراتى البلاستيكيه هنا والى جانب ذلك بالاضافه الى ذلك الشىء الذى استعرته هنا

Doğru, Ödünç aldığın ruja ihtiyacım var.
لقد ذكرتني، أحتاج أحمر الشفاه الذي استعرته مني.

İzinsiz Ödünç aldım ama geri getirmeye niyetliydim.
لقد استعرته فقط بدون إذن ولكني نويت أن أعيده

Siz bana sormadan önce yirmi üç yıl önce Ödünç aldığım kitabı okumanızı istiyorum.
قبل أن تسألني أريد منك أن تقرأ مابداخل هذا الدفتر الذي استعرته قبل 23 عام

Aslına bakarsan köşedeki dükkandan Ödünç almıştım. Biraz gezintiye ihtiyacı vardı.
في الواقع انني استعرته من محل لتربية الحيوانات

Bir süre Ödünç alabilir miyiz? Balistik elemanları bakabilirler mi?
هل تمانع إن استعرته لفترة, و أدع قسم القذائف يتفحصونه ؟

Ödünç almıştım.
لقد استعرته علمت أنه قد يكون في متناول اليد

Ama sana söylemek istediğim de, zaten Ödünç olarak almıştm.
ولكن ما أريد أخباركِ به هو أنني استعرته بالفعل

Umarım bunu kısa bir süreliğine Ödünç almamın bir sakıncası yoktur. - Çünkü ben de avlandım.
أتمنى ألا تُمانع إذا استعرته منك لبعض الوقت بما أننى تم اصطيادى بالفعل

Sanki senden Ödünç aldığım bir domuzmuş gibi öldüresin diye bir adamı sana vereceğimi mi sanıyorsun?
وأنت تقول العكس ؟ تظنني سأسلم لك رجلاَ لتقتله جراء خنزير استعرته منك ؟

Parayı iyi bir şey yapmak için Ödünç aldığımı sanıyordum ama sonu ailemden para çalmaya dönüştü.
لقد استعرته لسبب اعتقدت انه جيد وانتهى بي المطاف وانا اسرق المال من والدي.

İzinsiz Ödünç aldım ama geri getirmeye niyetliydim.
،استعرته استعرته بدون إذن لكن بنية إعادته إليك - لكنك لم تفعل -