Bush ilk benim mahallemi ele geçirdi, sonra arkadaşlarımı çaldı konuşmamla da büyük ihtimal dalga geçti. | Open Subtitles | بالأول غزى منطقتي ، ثم استولى على أصحابي ثم يسخر من طريقتي في التحدث ، هذا وارد |
Bilim adamlarımıza işkence etti, çılgın amaçları için kadınlarımızı ele geçirdi... | Open Subtitles | لقد عذب علماءنا وجعلنا نعمل فى مناجم أرسينيد الجاليوم استولى على نساءنا لأغراضه الدنيئه |
ABD toprağını ele geçirdi, kendini kanunun üstünde ilan etti. | Open Subtitles | استولى على الاراضى الامريكيه اعتبر نفسه فوق القانون |
- Drazen tesisi ele geçirmiş. Jack'i almış. En az altı kişiler. | Open Subtitles | "دريزن" استولى على القياده فى المعتقل لقد آسر "جاك" و لديه سته رجال هناك |
Çünkü şehri senin adına ele geçirmiş. | Open Subtitles | لأنه استولى على المدينة باسمك. |
Wells Fargo, Wachovia'yi aldı. | Open Subtitles | أما (ويلز فارجو) فقد استولى على واكوفيا |
Güneydeki Krallıkları ele geçirdi, şimdi de tüm Britanya'ya hükmetmek istiyor. | Open Subtitles | استولى على مملكة الجنوب والآن يريد حُكم بريطانيا بأكملها |
Hint donanmasından bir subay Kralın ganimetlerini ele geçirdi. | Open Subtitles | ضابط من الاسطول الهندى قد استولى على غنيمه للكينج |
Kötü niyetli bir bilgisayar işyerimi ele geçirdi de." diyemiyorum. | Open Subtitles | لأن هناك حاسوب شرير استولى على مكان عملي. |
Tüm yerel kanal yayınlarını ele geçirdi. | Open Subtitles | لقد استولى على كلّ المحطات المحلّية. تتبعي إشارته. |
Bütün bir katı ele geçirdi. | Open Subtitles | ولقد استولى على الطابق العلوي كله |
Che, Santa Clara'yı ele geçirdi. | Open Subtitles | تشي قد استولى على سانتا كلارا. |
Tek seferde bütün bir bloğun uyuşturucu ticaretini ele geçirdi. | Open Subtitles | استولى على تجارة المخدرات لبعض الوقت |
Ken Saro-Wiwa, Nijerya'daki dev petrol şirketlerini ele geçirdi. Ve dünyanın her yerinden insanlar ellerinden gelen herşeyi yapmış olsa da, infaz edildi. | TED | كين ساروا - ويوا، في نيجيريا، الذي استولى على شركات النفط العملاقة. وعلى الرغم من أن السكان في مختلف أنحاء العالم بذلوا قصارى جهدهم، إلا أنه أعدم. |
İmparatorluk Ordusu bütün Changde'yi ele geçirdi. | Open Subtitles | لتعلم طوكيو و جميع أنحاء العالم ( بأن الجيش الإمبراطوري قد استولى على ( تشانغد |
Julian kasabamızı ele geçirdi. | Open Subtitles | "جوليان) استولى على بلدتنا)" |
Adam Ghost'un gözünün önünden işini ele geçirmiş. | Open Subtitles | "صحيح، ذلك الحقير استولى على عمله وهو عاجز" |
Speltzer, aile mabedini ele geçirmiş galiba. | Open Subtitles | "يبدو أنّ (سبلتزر) استولى على ضريح العائلة" |
- Ramirez nükleer santrali ele geçirmiş. | Open Subtitles | راميرز) استولى على المنشأة النووية ماذا؟ |
Ontari'yi aldı bile. | Open Subtitles | وقد استولى على (أونتاري) بالفعل. |
Ontari'yi aldı bile. | Open Subtitles | وقد استولى على (أونتاري) بالفعل. |