Ama herhangi birinden daha kötü değilim. | Open Subtitles | ولكن في قلبي, انا لست اسوء من اي شخص آخر |
- Evet, Alcatraz'dan bile daha kötü. | Open Subtitles | انا اعلم, إنه اسوء من سجن الكاترز, اليس كذلك؟ |
Bu gece Vampirlerden daha kötü şeyler var. | Open Subtitles | هناك اشياء اسوء من مصاصى الدماء فى الليل |
Tutuklanacağız. Ya da Daha kötüsü olacak. | Open Subtitles | سوف يقبضون علينا جميعا او ما هو اسوء من ذلك |
Şanslıyız, çok daha beter olabilirdi. | Open Subtitles | نحن محظوظون كان يمكن ان يحدث اسوء من ذلك |
Baloya gitmenin ölümden bile beter olduğunu söylememiş miydin? | Open Subtitles | الم تخبريني مرةً ان الذهاب للحفلة سيكون قدر اسوء من الموت؟ |
- Bluzcu amca öyle daha kötü olabileceğini söyledi. | Open Subtitles | رجل الملابس قال كان يمكن ان تكون اسوء من ذلك |
Bundan daha kötü suçlar da var. Niye beni rahat bırakmıyorsunuz? | Open Subtitles | يوجد جرائم اسوء من جريمتي بكثير، لماذا تعتقلوني أنا؟ |
-Benim tanıdıklarımdan daha kötü olamazsın. | Open Subtitles | حسناً لايمكن ان تكون اسوء من الذين اعرفهم |
Tanrım, onlara gerçeği söylemeliydim ama şu anda gerçek, uydurabileceğim herhangi bir yalandan daha kötü. | Open Subtitles | ياللهي, كان لابد أن اقول لهم الحقيقة والان الحقيقة اسوء من الكذب حتي لا استطيع تأليفها |
Chris, şunu belirtmeliyim ki bu batan bir mağazayı gezmekten daha kötü bir şey. | Open Subtitles | كريس علي ان اخبرك هذا اسوء من رحلة الى مركز تجاري فاشل |
Jenny Simon'ın altına sıçmasının Pete'den daha kötü olmasından dolayı Pete'in kendini öldürmediğini söylediniz. | Open Subtitles | لقد قلت ان بيتي ملمان لن يقتل نفسه عن طريق جعل جيني سيمون تغوط في بنطالها بشكل اسوء من بيتي |
Benim gibilerle birlikte takılıp kalmış olmaktan çok daha kötü şeyler var. | Open Subtitles | هناك أشياء اسوء من وجودك في حضرتي المحببه |
- Ugh, neden onun sol ayağı her zaman sağ ayağından daha kötü kokuyor? | Open Subtitles | لماذا تكون رائحة اليسرى دائما اسوء من رائحة اليمنى ؟ |
Bir baba, kızına ölümden daha kötü neler yapılabileceğini hayal edebilir. | Open Subtitles | يوجد اشياء يمكن ان يتخيلها الاب ان تحدث لابنته اسوء من الموت |
Nükleer savaş daha kötü ama o da yakın sayılır. | Open Subtitles | اعني.. ان الحرب النووية اسوء من ذلم.. لكنها قريبة |
Daha kötüsü de olabilirdi. Şanslıyız ki araba daha önce su kaynatmadı. | Open Subtitles | كان يمكن ان يكون اسوء من ذلك نحن محظوظان ان السيارة لم تسخن قبل ذلك |
Bombalamaktan çok Daha kötüsü, | Open Subtitles | فما هو فى الأغلب اسوء من القصف |
Onun lanet suratını görmekten daha beter bir uğursuzluk yoktur. | Open Subtitles | لايمكن ان يوجد نذير اسوء من رؤيت وجهه المقرف |
Bir parmağını kaybetmekten çok daha beter şeyler vardır. | Open Subtitles | يوجد هناك اشياء أسوء يمكن ان تفقدها اسوء من الاصبع. |
Bir keresinde baloya gitmenin, ölmekten bile beter olduğunu söylememiş miydin? | Open Subtitles | الم تخبريني انت انه الهاب الى حفلة الرقص انها قدر اسوء من الموت نفسه |
Taş kesilmiş bir bahçede birlikte gömülmüş iki tabut gibi... beraberce geçirdiğimiz bu günler... ölümden de beter. | Open Subtitles | في هذه الايام اسوء من الموت, اننا نعيش جنبا إلى جنب ككفنان مدفونان سوية في حديقة موحشة |