O gerçekten iyidir. Kaybettiğini hiç görmedim. | Open Subtitles | انه حقا جيد انا لم اشاهده ينهزم مع اي شخص |
Herkese form dağıtıyordu, ama sonra görmedim. | Open Subtitles | لقـد ساعد الجميـع على ملء الإستمارات لكـني لم اشاهده بـعد ذلك |
- Grand Otel'i izledin mi Henri? - Hayır izlemedim Bay Casey. | Open Subtitles | ـ لا , لم اشاهده , سيد كيسي ـ لا بالطبع انت لم تشاهده |
Bizim evde kablolu yok, hiç izlemedim. | Open Subtitles | و أنا ليس لدينا تلفاز مارني لذلك لم اشاهده. |
Ama izlemek istiyorum. Çok fazla ve sıkça izlemek istiyorum. | Open Subtitles | لكنني أريد ان اشاهده بشدة و أريد ان اشاهده غالباً |
Seni televizyon izlerken hayal edemiyorum. İzliyorum. | Open Subtitles | لا اتخيل انك تشاهد التليفزيون لا أنا اشاهده |
Beş defa izledim ama yine de her seferinde korkuyorum. - Şaka yapıyorsun. | Open Subtitles | ياالهي , لقد اعجبني هذه هي المره الخامس التي اشاهده فيها وكل مره يخيفني |
Televizyondan geldi, izliyordum da. | Open Subtitles | هذا هو التلفاز الذي انا اشاهده |
Çünkü onun benim seni onun önünde öldürmemi izlemesini izleyeceğim ve sonra da onun benim onu öldürmemi bir aynanın karşısında izlemesini sağlayacağım. | Open Subtitles | لأنني سوف اشاهده وهو يشاهدني أقتلك أمامه ثم... و سوف أشاهد نفسي وأنا أقتله |
Sen gittikten sonra onu pek görmedim. | Open Subtitles | بعد ان غادرت ، لم اشاهده كثيرا |
Bir fikrim yok. Onu hiç görmedim. | Open Subtitles | ليس لدي اي فكره حتى اني لم اشاهده |
Tabancası olduğunu görmedim. | Open Subtitles | كَان لديه مسدس صغير لم اشاهده |
Hayatım "Bugün aslında dündü" filmine döndü. En sevdiğin film olduğunu biliyorum, ama ben hâlâ izlemedim o yüzden ipuçu verme. | Open Subtitles | اعلم انه الفيلم المفضل لديك لكنني لم اشاهده لذلك لاتفسده علي |
Evet çektim. Daha izlemedim ama. | Open Subtitles | نعم، لقد فعلت انا لم اشاهده حتى الأن |
- Hepsini izlemek istiyorum, anne. - Çok geç oldu. | Open Subtitles | اريد أن اشاهده كله يا أمى لقد تأخر الوقت |
Evet, uyurken onu izlemek istedim. | Open Subtitles | نعم , أردت أن اشاهده وهو نائم |
Beslenmesini izlemek istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان اشاهده يتغذي. |
Bazen gece kalkıp yeniden izliyorum. | Open Subtitles | و في بعض المرات اسهر في اليل و اشاهده مرارا و تكرارا |
Dizi bu yüzden o kadar sürdü. Ben her gece izliyorum. | Open Subtitles | لذلك البرنامج يبقى طويلا انا اعني انني اشاهده كل ليلة |
Şu an izliyorum. | Open Subtitles | انا اشاهده الان |
Çok uzun sürmedi uyuyakaldı ...ve uzanıp, onu izledim | Open Subtitles | لم يستمر ذلك طويلاً فشعر بالنعاس فتمددت هناك اشاهده |
Bilmem. Laptopumdan izliyordum ben. | Open Subtitles | لا اعلم كنت اشاهده على جهازي المحمول |
Kız bunu bıraktı ve izlemem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | تركته فتاة هنا و اخبرتني انه يجب ان اشاهده |