İki aylıkken onu, ilk çocuk felci aşısını olmaya götürdüm | TED | وعندما كان عمرها شهرين، اصطحبتها لتأخذ أول جرعة لها من تطعيم شلل الاطفال. |
Tamaam. Onunla barda tanıştım ve daireme götürdüm. | Open Subtitles | حسناً , قابلتها في حانة و اصطحبتها إلى شقتي |
Onu hayvanat bahçesine götürdüm. Müdür onu geri getirdiğim için teşekkür etti. | Open Subtitles | اصطحبتها لحديقة الحيوان، فشكرني الحارس على إعادتها |
Bakın onu klinik randevularına ben götürdüm. | Open Subtitles | انظر ، لقد اصطحبتها إلى موعد زيارتها للعيادة بنفسي |
Onu, uzun bir boy oynası olan mutfağımıza götürdüm. | Open Subtitles | ثم اصطحبتها للمطبخ حيث يوجد مرأة كبيره |
Böylece onu çiftli randevulara götürdüm. | Open Subtitles | لذا، اصطحبتها في مواعدتين مضاعفتين |
Onu Woolrich, Pennsylvania'da bir yere götürdüm ve hoşuna gitmedi. | Open Subtitles | "لقد اصطحبتها إلى واحدةٍ في "ولرينش" في ولاية "بنسلفانيا ولم تروق لها |
Birkaç hafta önce onu kumarhaneye götürdüm ve nasıl kumar oynanır öğrettim. | Open Subtitles | اصطحبتها الى "الكازينو" قبل عدة اسابيع وعلمتها كيف تقامر |
Onu yatak odasına götürdüm. | Open Subtitles | ومن ثم اصطحبتها إلى غرفة النوم |