Komiseri ara. Bizimle burada buluşmasını söyle. Aradığımız kişi o. | Open Subtitles | اتصلي بالقائد ، اطلبي منه لقاءنا هنا انها الشخص المطلوب |
Babaanne lütfen durmalarını söyle. Onun başına büyük dert olacak. | Open Subtitles | جدتي اطلبي منهم أن يتوقفوا جولي سيقع في مشاكل كثيرة |
Ondan anahtarı iste de çocukları alabilesin. | Open Subtitles | اطلبي منها المفتاح لكي تستطيعي الذهاب للأطفال. |
Pas anahtarı bende. - Destek çağır. Kızın hâlâ sağ olmasını umalım. | Open Subtitles | اطلبي المساندة، فلنأمل أن لا تزال هذه الفتاة حيّة |
Herhangi birinde olabilir. Onlara kadınla ne zaman konuştuklarını sor. | Open Subtitles | اطلبي منهم متى اتّصلت بهم، إلى كم كانت تشير الساعة؟ |
Lütfen Bayan Patmore'a söyle, geldiklerinden yirmi dakika sonra yemek servis edilsin. | Open Subtitles | أرجوكِ اطلبي من السيدة باتمور تقديم العشاء بعد 20 دقيقة من وصولهما |
Ona seninle evlenmesini istediğini söyle ve nasıl kabul edeceğini gör. | Open Subtitles | اطلبي منه أن يتزوج بكِ و انظري كيف سيقبل ذلك |
Sadece söyle yeter, ne istersen yapabilirim. Ama sakın ola... | Open Subtitles | فقط اطلبي ويمكنني عندها القيام بأياً كان ماقد يروقكِ. |
Whaddaya istiyor mu? Sadece söyle bana. Ben her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | حددي يوم ثاني, سوف افعل اي شيئ اطلبي اي شيئ |
-O zaman başka bir yerden söyle. Senin sokağında 600 tane Çin lokantası var. | Open Subtitles | إذاً اطلبي من مكان آخر, هناك حوالي 600 مطعم صيني بـ مربعك |
Rahul'dan yardım iste. O Bombay'lı. mutlaka bir şeyler yapacaktır. | Open Subtitles | اطلبي مساعدة راهول هو من مومباي ربما يستطيع فعل شيء على الأقل |
Bu gece ödül töreni var. Seninle gelmesini iste. | Open Subtitles | لديك تلك المأدبة الليلة اطلبي منه الذهاب معك لها |
şiirler yazıp, not alacağına müstakbel kocandan iste evliliğinizde faydalı olabilir. | Open Subtitles | اطلبي من زوجك المستقبلي بدلاً من كتابة وطباعة القصائد . . وسوف يكون من المفيد في زواجك. |
Hâlâ yaşayanlar olabilir, bakması için bir ambulans çağır. Şerif, ben Marvin. | Open Subtitles | اطلبي سيارة اسعاف في حالة ان كان هناك من مازال علي قيد الحياة |
Güzel, tatlı, lezbiyen, onu bir yere çağır. | Open Subtitles | هي لطيفة وجميلة وشاذة اطلبي من الخروج بموعد. |
Beni çağır yardım etmek için, ve hemen orada olayım. | Open Subtitles | اطلبي مساعدتي وسوف أكون هناك في الحال |
Ama eğer 30'umuza geldiğimizde halen evlenmemiş olursak, bunu bana yeniden sor. | Open Subtitles | لكن، إن لم نكن متزوجات في سن الثلاثين اطلبي مني هذا من جديد |
O hâlde başka birine sor. | Open Subtitles | إذن، اطلبي شخصًا أحدًا آخر للخروج. |
Eğer bir şey olursa 911'i ara, tabi acil bir durumsa. | Open Subtitles | لو وقعت أي مشكلة، اطلبي 911. إلا إذا كانت طوارئ. |
O halde, acil bir duruşma talep edin, kefaletin tekrar incelenmesini isteyin. | Open Subtitles | اطلبي جلسة سماع طارئه إذاًً اطلبي إعادة النظر في إطلاق السراح بكفاله |
Sana mesaj attığımda, pizza sipariş et. | Open Subtitles | ,عندما ارسل رسالة نصية .اطلبي بيتزا |
Öyle birini bulursaniz, elçiligi arayin ve, sorgulanmasi için gözaltina almak üzere birini göndermelerini söyleyin. | Open Subtitles | لو ظهر أحد، اتصلي بالسفارة و اطلبي منهم إرسال ضابط ليأخذ المرأة من اجل الإستجواب |
Alabildiğin kadar çabuk mola al, tamam mı? | Open Subtitles | اطلبي وقتاً مستقطعاً في أقرب وقت, حسناً؟ |
Bayan Schneider, lütfen bir ambulans servisi isteyin, ve Protestan Hastanesi'ndeki çocuk hasta koğuşunu arayın, olur mu? | Open Subtitles | سيدة شخيندر من فضلك اطلبي الطوارئ واتصلي برعاية الاطفال في مستشفى البروتستانت |
Benden önce gidersen, bana her zamankinden ısmarla. | Open Subtitles | ،إن وصلت إلى هناك قبلي اطلبي لي كالمعتاد |
Bir şeye ihtiyacın olursa, Söylemen yeter. Teşekkürler. | Open Subtitles | ان كنت في حاجة الى اية مساعدة فقط اطلبي ذلك |
15 dakika sonra aşağı gelsin, sonra yan odaya geçeriz. | Open Subtitles | اطلبي منه القدوم بعد 15 دقيقة وسننتقل للغرفة المجاورة |