Oraya gidip birkaç tutuklama yapabilirdik ama kimse bir şey görmemiş olacak. | Open Subtitles | بإمكاننا الذهاب إلى هناك و اجراء اعتقالات ولكن لم يرى أحدٌ شيئاً |
Bu yüzden Leticia büyük juriyi aradı ve birkaç tutuklama yapıldı. | TED | لذا، استدعت ليتيسيا هيئة المحلفين الكبرى، وتمت عدة اعتقالات. |
Ama bu zamana kadar, cinayet ile ilgili bir tutuklama yapılmadı. | Open Subtitles | لكن حتى الآن، لم يتم اي اعتقالات في هذه الجريمة. |
Ne sabıka kaydı, ne de bir tutuklanma var. Hız cezası bile yok. | Open Subtitles | لا سوابق و لا اعتقالات ولا حتى مذكرة مخالفة السرعة |
Diğerleri gibi fahişelik suçundan birkaç kez tutuklanmış. | Open Subtitles | اعتقالات متعددة للاغراء و الدعارة تماما كالآخريات |
Geçen yıl hiç tutuklanmamış, yani bu olabilir. | Open Subtitles | لا توجد اعتقالات في السنة الماضية، لذا فيعد هذا ممكناً |
Kutsal yasalara göre burada tutuklama yapılamaz. | Open Subtitles | لا اعتقالات يمكن أن تحصل تحت قوانين الملاذ |
Kutsal yasalara göre burada tutuklama yapılamaz. | Open Subtitles | لا اعتقالات يمكن أن تحصل تحت قوانين الملاذ |
Şüpheli yoktu, tutuklama olmadı. | Open Subtitles | لم يكن يوجد مشتبه بهم , ولا تكن هناك اعتقالات. |
tutuklama olursa duruşmalar olacak, duruşmalar olursa da daha çok gazete haberi olacak ve mutlaka Kral'ın resminin yakılmasından bahsedeceklerdir. | Open Subtitles | بوجود اعتقالات فستحصل محاكمات وبوجود محاكمات فستجري تقارير اخبارية والتي ستذكر حرق اللوحات الزيتية للملك بالتأكيد |
İkisi de Doğu Yakası Suç Örgütü ile bağlantılı, ama tutuklama yapılmamış. | Open Subtitles | كلا الحالتان متصلتان بعصابة جرائم النهر الشرقي لكن بلا اعتقالات |
- Ee? Herhangi bir tutuklama olmamış yani para muhtemelen hala dışarıda. | Open Subtitles | لم تحدث أية اعتقالات مما يعني أن المال سيكون هناك |
Polis birkaç kanıtın peşine düştü ama hiç tutuklama yapamadı. | Open Subtitles | ... الشرطة تسعى وراء عدة أدلة لكنها لم تقم بأي اعتقالات |
Ve bunu sessizce yap. Yaptıkların kayıtlara geçmeyecek. tutuklama yapmayacaksın. | Open Subtitles | لديك الإذن بالقيام بأي اعتقالات |
Hayır, hiçbir surette tutuklama yapmayacaksın. | Open Subtitles | كلا.. أنت لن تقوم بأي اعتقالات بالتأكيد |
Şirket casusluğu hakkında bir çok tutuklama var. | Open Subtitles | اعتقالات متعدده بتهمه التجسس و الابتزاز |
Birçok tutuklanma silahlı saldırı suçlarından. | Open Subtitles | اعتقالات متعددة عن الاعتداء والضرب. |
21 yaşında silahlı soygun ve saldırıdan birkaç kez tutuklanmış. | Open Subtitles | عدة اعتقالات بسبب السرقات المسلحة والاعتداء |
Yakın zamanda tutuklanmamış. | Open Subtitles | لا تُوجد اعتقالات حديثة. |
Beyler, ipucu da yok, Tutuklanan da! | Open Subtitles | يا سادة، ما من أدلة أو اعتقالات |
Ortaklarımızla birlikte ortalama %25'ten daha az tutuklamalar, daha az güç kullanımı vakaları ve %13'ten daha az polis kaynaklı yaralanmalar gördük. | TED | وقد شهد شركاؤنا معًا اعتقالات أقل بما معدله 25 بالمائة، واستعمالًا أقل للقوة، وإصابات أقل ب13 بالمائة من تلك المنسوبة عادة للضباط. |
Federallerin Rus Vzakonye karteline bu sabah yaptığı baskın önemli tutuklamalarla sonuç buldu. | Open Subtitles | غارة هذا الصباح على الروسي Vzakonye كارتيل بواسطة قوة فدرالية مشتركة نتج عنها عدة اعتقالات اليوم |
En azından... beş kez saldırı yüzünden tutuklanmışsınız. | Open Subtitles | ان في سجلك علي الاقل... خمسة اعتقالات بسبب أحداث شغب. |