Doğum esnasında bana çok fazla pitosin verdin, bu nedenle DNA'ları bozuldu. | Open Subtitles | لقد اعطيتني الكثير من البيتوسين اثناء حملي , وارتبط ذلك باحماضهم النووية |
Ancak geçen geçe bana kartını verdin, gelip kızımla konuşmayı umuyordum. | Open Subtitles | لكنك اعطيتني بطاقتك في ذلك اليوم كنت اريد التحدث مع ابنتي |
Bana verdiğin harita vardı ama bir şey anlamadım. Bunu sen mi yaptın? | Open Subtitles | معي تلك التي اعطيتني اياها و لكنني لم افهمها |
Bir burger, patates kızartması ve kola alabilir miyim? | Open Subtitles | هلا اعطيتني هامبرجر وبطاطا مقليه وكولا ؟ |
Bahsettiğin şey hakkında biraz ipucu verirsen belki sana yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | لو اعطيتني ادني فكرة عنما تتحدث عنه .ربما يمكنني عندها مساعدتك |
Vaktiyle bedava buzağılar için de bana bir fırsat vermiştin ve olan benim 50 dolarıma olmuştu. | Open Subtitles | مثل المره التي اعطيتني بها فرصه لاحصل بها على الحيوانات الصغيره مجانا, وانتهى مع 50 من دولاراتي؟ |
Bir fırsat ver, seni çıldırtayım. | Open Subtitles | أنا أَقُودُ الى الجنون إذا اعطيتني فرصة. |
Pekala, bayan Ryan bana bir kimlik verirseniz, kredi başvurunuzun işlemini başlatırız. | Open Subtitles | حسنا،انسة رايان،اذا اعطيتني بطاقتك فقط سنبدأ على برنامج القرض الخاص بك |
Beni güvende hissettirdin ve bana umut verdin. | Open Subtitles | لقد جعلتني اشعر بالأمان ولقد اعطيتني الأمل |
Sen bana yarım sandaviç karşıIığında bir sürü hisse verdin. | Open Subtitles | لقد اعطيتني رزمة من أسهمك من اجل نصف شطيرة |
Gittiğim yeri biliyorsun. Adresi sen verdin. | Open Subtitles | انت تعلمين الى اين اريد الذهاب اعطيتني العنوان , ولقد ارسلت له الخطاب |
Sen neden o kadar az olduğu halde suyunu bana verdin? Bunun ne kadar zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لماذا اعطيتني الماء و ليس لديك الا القليل؟ |
Sen bana yaşamam için ikinci şansı verdin, ve bunun için seni seviyorum. | Open Subtitles | انت اعطيتني فرصة اخرى للحياة واحبك من اجل ذلك |
verdiğin o uyku hapları kanamamı yavaşlatmış. | Open Subtitles | تلك الاقراص التي اعطيتني اياها لقد اوقفت نزيفي |
Bana dün akşam verdiğin $100,000 rüşveti de aldım, ve kazanmamız için bize yatırdım. | Open Subtitles | لقد نسيت، لقد استثمرت الـ 100 الف التي اعطيتني اياها بالأمس |
Aslında senin bana verdiğin de çok güzel. | Open Subtitles | في الحقيقة ، ما اعطيتني اياه لطيف جداً ، ايضاً |
Bir burger, patates kızartması ve kola alabilir miyim? | Open Subtitles | هلا اعطيتني هامبرجر وبطاطا مقليه وكولا ؟ |
-Bana anahtarını verirsen bir dahaki sefere yukarıda bekleyebilirim. | Open Subtitles | أتعلم, لو اعطيتني مفتاح سأستطيع الإنتظار بالأعلى بالمره المقبله |
Duğuda bir yerlerde olduğu izlenimini vermiştin. | Open Subtitles | اعطيتني إنطباعاً بأنها كانت في الشرق الادنى من المدينه |
Tanrım, sen bana bu hikayeyi ver, ben sana çocuk bile veririm. | Open Subtitles | يا الهي لقد اعطيتني هذه القصة و سأعطيك طفلا |
Eğer bana bir şans verirseniz, Musevilik hakkındaki görüşlerinizi değiştirebilirim. | Open Subtitles | من اعاده ايمانك في اليهوديه اذا فقط اعطيتني فرصه |
Selam, alyan anahtarını uzatır mısın? | Open Subtitles | مرحبا هلا اعطيتني هذا المفتاح؟ |
Şans getiren altınlarımı da versen iyi olur. | Open Subtitles | حبذا لو اعطيتني نقودي الذهبية لتجلب الحظ السعيد لي |
Bana bir doktora gerekenden fazla bilgisayar kullanma yeteneği vermişsin sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أنك اعطيتني بعض مهارات الحاسوب والمتطلبة لمهاراتى الطبية |
Ve bana verdiğiniz parametrelerle, bu kolay bir görev değil efendim. | Open Subtitles | ومع المتغيرات التي اعطيتني في العمل, هذه ليست مهمة سهلة سيدي. |
Bu doları bana neden verdiğini söylersen söz veriyorum hemen ölürsün. | Open Subtitles | اذا كنت تقول لي لماذا اعطيتني هذا الدولار سوف أتأكد من أن تموت على الفور لن أدعك تعاني |
Bence bana önemli bir iş verirsen seni rezil edeceğimden korktuğun için bu saçma sapan işleri veriyorsun. | Open Subtitles | اظن انك تعطيني هذه المهام لأنك تخشين ان اعطيتني اي شيء ذو معنى سأتفوق عليك |