"اعمى" - Translation from Arabic to Turkish

• kör
• körüm
• körsün
• Körü
• kördür

Hayatınızı kör bir adam için harcama düşüncesi sizi korkutmadı mı?
ألم تكن لديك مخاوف من قضاء حياتك مع رجل اعمى ؟

Beni dinlemiyorsun ki. Kalbin dinlemiyor. Aşk hem kör, hem sağır.
أنت لا تصغي, قلبك لا يصغي, الحب أصم و ايضا اعمى

Dışarıda ne olduğunu biliyor musun, yoksa kör mü oldun?
انت تعلم ماذا يجرى بالخارج ام انك اعمى عن رؤيته؟

Benim en gizemli hikayem kör adam tarafından anlatılmalı bir duvarın arkasından, yeraltından.
قصتى يجب ان تقال بواسطة رجل اعمى من وراء الجدار من تحت الارض

Bu yüzden tekrar camdan atla çünkü aslında seni görmedim, ben körüm!
لذلك سوف تقفذ من النافذة لاننى لم ارك فى الحقيقة فأنا اعمى

Gerçek olamayacak kadar iyi ve sen de bunu göremeyecek kadar körsün.
انها جيدة جدا لتكون حقيقية و انت اعمى للغاية كى لا ترى هذا

Kızgın, kör adamlar kavga ederken yapacağımız en iyi şey aralarından çekilmektir.
عندما تقالت شخص غاضب , رجل اعمى من الافضل فقط البقاء بعيدا

Ateş eden ya kör ya da seni öldürmeye çalışmıyor.
إما أن هذا القناص اعمى أو أنه لا يحاول قتلك

Bilirsin işte,kör olmak yerine sağır olmayı tercih ederim vs dedi.
تعرف , لقد قالت هل تفضل ان تكون اعمى او أصم

Tamamen kör olmanıza gerek yok, sadece belli derecede engelli olmanız yeterli.
و ليس من الضرورة أن تكون اعمى تماماً، فقط ضعيف البصر بشكل كافي.

Öyleyse kör, yardıma muhtaç Albay ölmek istedi.
اذن, لو كان الكولونيل بارادين, اعمى, وعاجز عن مساعدة نفسه, ويرغب فى الموت

Evet, efendim. kör bir adamı yatırmak oldukça zor bir iş.
انه أمر معقد وصعب ان تساعد رجل اعمى فى الوصول الى السرير

Önemli olan, onun kimseyi kör ettiğine, sakatladığına veya şifa dağıtmak dışında kimseye el kaldırdığına dair hikaye olmaması.
كل مايهم انه ليس هناك قصة بانه قد جعل احدا اعمى ليس هناك قصة بانه قد جعل احدا كسيحا انه رفع يده فقط ليشفي

Aşkın gözü kör değildir. Tüm hatalarını görüyorum ve umursamıyorum.
الحب ليس اعمى ، فاننى ارى اخطاؤك ، لكننى لا اهتم

Tugay komutanım savaşa gittiğinde, yerliler onun çizmelerinin parlaklığından kör olurlardı, neyle savaştıklarını göremezlerdi.
وعندما ذهب العميد للحرب اعمى القوات الاستراليه لمعان حذائه لم يستطيعو رؤيه الحرب

Öfke gözlerimi kör etmişti. Bir tüfek aldım ve onu vurdum.
وقد تملكنى غضب اعمى , فاخذت البندقية واطلقت عليه النار

Eksiklikler vardı! kör adam daha fazla kabuk bulamadı!
لو ان رجل اعمى يمكنه ان يجد المزيد من الاصداف

Beni kör ettiğinden beri, seni yemenin verdiği hazzı hayal etmeyi bir gün bile kesmedim.
منذ م فعلته بعينك لم تستطع ان تأكل الناس من حينها صحيح؟ منذ ان اصبحت اعمى بسببك, لم يمر يوما من حينها

kör bir Cyclops'um ben tanrı aşkına!
مثل ماذا؟ انا عملاق اعمى ماذا تريدين منى ان عمل

Ben körüm, ama hepinizden daha fazla görüyorum. Çünkü bakmıyorum.
انا اعمى لكني ارى افضل منكم لانني لا انظر

Whistler, söylemek istemiyorum ama sen körsün.
هذا لك اقول ان اكره ويسلر، اعمى لكنك

Ne cins adamlarsınız siz, bir Körü itiyorsunuz?
اى نوع من الرفاق , انت ؟ تدفع رجل اعمى ؟

Bu ülkede her şey değişiyor Vince. Bunu görmeyen kördür.
الأمور تتغير فى هذا البلد ومن لا يرى ذلك, فهو اعمى