Sizlere Dame Cicely Saunders'tan bir alıntı yapacağım, kendisiyle bir tıp öğrencisiyken tanışmıştım. | TED | هذا اقتباس من دايم سيسلي ساوندرس، التي تعرفت عليها عندما كنت طالب بكلية الطب. |
bilmek istediklerini yazıyorlar. Bu, Virginia'daki Troy'un mektubundan bir alıntı, 50 sayfalık mektuptan bir alıntı. | TED | هذا مقتطف من خطاب تروي من فيرجينيا، اقتباس من خطاب طوله خمسين صفحة. |
Şimdi ise elimizde sadece İncil'den bir alıntı var. | Open Subtitles | كل ما لدينا الآن هو اقتباس من الكتاب المقدس. |
3 gün önce burada TED'de David Cameron ile TV üzerinden bir sohbet gerçekleştirdik İngilterenin olası bir sonraki başbakanı olarak konuşmasında çok beğendiğim bir sözü kullandı Robert Kennedy'nin 1968'deki şiirsel konuşmasından şöyle dedi dar bir bakış açısı ile yanlış şeylere odaklanıyoruz GSMH yanlış konumlandırılmış bir ölçüttür. | TED | و فقط قبل 3 ايام، قبل 3 ايام هنا في تيد حظينا بتعليق لاذع لديفيد كاميرون رئيس الوزراء القادم للمملكة المتحدة المحتمل في اقتباس من احدى الخطب المفضلة لدي على الاطلاق خطاب روبرت كيندي الشاعري عام 1968 عندما اقترح اننا نركز بقصر نظر على الامر الخاطئ و ان اجمالي الناتج المحلى هو مقياس خاطئ |
Özgürlük çanının bir tarafında Musa'dan bir alıntı var, bu alıntı Levililer (Tevrat) kitabındaki bir parağrafta geçiyor ve her yedi yılda bir toprağın nadasa bırakılmas gerektiğini söylüyor. | TED | هناك اقتباس من النبي موسى على جانب جرس الحرية وجاء من كتاب سفر اللاويين وهو يعني ان كل سبع سنوات يجب ان تترك الارض بعلاً |
Hamlet'ten alıntı yaptın. Ölümü tanımlıyor. | Open Subtitles | هذا اقتباس من مسرحية (هاملت) وصف من خلاله الموت |
Çocuklara okuduğu kitaptan bir alıntı bu. | Open Subtitles | هذه اقتباس من كتاب اعتاد ان يقرأه على الاولاد |
Yıllık fotoğrafım için bir alıntı bulmaya çalışıyorum sadece. | Open Subtitles | فقط احاول العثور على اقتباس من اجل صورة كتابي السنوي |
Bu John'un yazdıklarından bir alıntı. | TED | هذا اقتباس من جون بعد أن كتبه. |
Tabi ki bunu tek farkeden ben değilim: Brian Eno'dan bir alıntı: "Bilgisayarların sorunu, içlerinde yeterince Afrika olmaması." | TED | لست أول من اكتشف هذا. هذا اقتباس من براين إينو : "المشكلة مع أجهزة الكمبيوتر هو أنها لا تشبه افريقيا كثيرا". |
Bu Robert Oppenheimer üzerine yazılmış "American Prometheus" kitabından bir alıntı. | TED | انه اقتباس من "الاه النار الأمريكي" كتاب عن روبرت اوبينهيمر. |
Bu o makaleden bir alıntı: "Eksikliği aşikâr olan," -- tam bir İngiliz beyefendisiydi -- "Eksikliği aşikâr olan şey, tüm bu farklı yaklaşımları yorumlamamızı sağlayacak geniş bir fikir çerçevesidir." "Fikir çerçevesi" kelimesinin harika olduğunu düşünmüştüm. | TED | هذا اقتباس من تلك المقالة: "الذي نفتقر إليه بوضوح،" إنه رجل بريطاني أصيل للغاية ، "الذي نفتقر إليه بوضوح هو إطار واضح من الأفكار التي يمكنها تفسير هذه المناهج المختلفة ." اعتقدت أن كلمة "إطار" كانت ممتازة |
Bunun Muriel Rukeyser'ın bir sözü olduğunu anladım. | Open Subtitles | أتفهم أن هذا.. اقتباس من (ميوريل روكيزر). |
Sonra, Gloria Steinem'in söylediği bir sözü hatırladım, Şöyle derdi, "Gerçek sizi özgür kılar, ama önce gıcık eder. "(Kahkahalar) Bu yüzden--(Kahkahalar) Bu yüzden bunu akılda tutarak, burada bazı şeyler yapmaya başlayacağım ve 21. yüzyıldaki ölümler hakkında konuşacağım. | TED | عندها تذكرت اقتباس من قلوريا ستاينم، والتي تقول "الحقيقة ستحررك، لكن في البداية ستغضبك". (ضحك) لذا -- (ضحك) لذا وبأخذ ذلك في الاعتبار، سأبدأ بتحريركم من موضوع محاولا فعل هذه الاشياء هنا، و أتكلم عن الموت في القرن 21. |
Bir okuldu ve üzerine Nelson Mandela'dan bir alıntı yazdım, şöyle diyen "[Arapça]", anlamı ise, "Yapılana kadar imkânsız gibi görünür." | TED | وكانت مدرسة ،وقمت بكتابة اقتباس من نيلسون مانديلا عليها ، "[باللغة العربية]" وهو ما يعني، "يبدو من المستحيل حتى يتم ذلك ". |
Hayır, "Yedi Samuray"dan bir replik. | Open Subtitles | "كلا، إنه اقتباس من "الساموراي السبعة |
Eleanor Roosevelt'ten alıntı yapacak olursam: | Open Subtitles | اقتباس من (ألينور روزفلت): |