Ama şehirler hakkındaki şaşırtıcı şey sahip oldukları değer, onları inşa etme bedelinden çok daha fazla. | TED | لكن الشيء المدهش بخصوص المدن انها تساوي اكثر بكثير من التكاليف اللازمة لبنائها. |
Howie'den çok daha fazla kazandığım için biraz tuhaf görünebilir. | Open Subtitles | اعني ربما يكون محرجاً بما انني اجني مال اكثر بكثير من هاوي |
15.50$'lık görünür değerinden çok daha fazla ettiğini söylememe gerek yoktur. | Open Subtitles | لا احتاج ان اخبرك انها أغلى اكثر بكثير من قيمتها المجردة 15.5 دولار |
Burada meydana gelen para-normal olaylardan çok daha fazlası söz konusu. | Open Subtitles | نحن الأن نمتلك ما هو اكثر بكثير من الظواهر الخارقة المعتادة |
Bunlardan çok daha fazlası var, Adrian. Eskiden, dövüşmek için neden vardı. | Open Subtitles | هناك اكثر بكثير من هذا ، ادريان |
Bu bir fabrikadan çok daha fazlası, seni zır cahil. | Open Subtitles | انها اكثر بكثير من المصنع، أنت جاهلة. |
Bu çocuk Mozart'ı nasıl duydu? Söz konusu klasik müzik olunca aktarılacak çok şey var, Mozart, Beethoven ya da Tchiakovsky'den çok daha fazla şey. | TED | في الحقيقة، عندما يتعلق الامر بالموسيقى الكلاسيكية فإن هناك الكثير لنقله اكثر بكثير من موسيقى موزارت و بيتهوفن و تشايكوفيسكي |
Çok heyecan verici, pick'n roll'dan çok daha fazla. | TED | و هو مثير جدا، و اكثر بكثير من "بيك اند رول". |
Zymagen'in bizden çok daha fazla harcama gücüne sahip olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | انت تعلم انا القوه الشرائيه "لزيماجن" اكثر بكثير من هنا |
Kırmızı, ultraviyoleden daha fazladır çünkü ultraviyole kuantumları kırmızının yaklaşık 100 katı gibi çok daha fazla bir enerjiye gereksinim duyar. | Open Subtitles | كان هناك مقدار اضافي من الأحمر عنه من الأشعة فوق البنفسجية لأن كمات الأشعة فوق البنفسجية أخذت كمية اكثر بكثير من الطاقة لعملها حوالي 100 مرة مقدار إضافي من الطاقة. |
Bir taşra dükkanından çok daha fazla şey var. | Open Subtitles | لديهم ادوات اكثر بكثير من متجر الريف! |
Bu benim ücretimin çok daha fazlası. | Open Subtitles | ذلك... انها اكثر بكثير من ما هو راتبي. |