"الأبوابِ" - Translation from Arabic to Turkish

• kapıları
• kapılar

Birkaç saatte bir bütün kapıları kontrole çıkar.
يُدقّقُ كُلّ هذه الأبوابِ عندما هو يَعمَلُ دوراتَه في بضعة ساعات.

Ve yanan insanlar da, kapıları kapatmak için durmazlar.
ورجال محترقون لا يَتوقّفونَ لغَلْق الأبوابِ.

Ve sonra da o kapıları benim suratıma çarptın.
وبعد ذلك إنتقدتَ تلك الأبوابِ أغلقْ في وجهِي.

Sadece köprüye bir bakacağım, dışarı çıkmam, asansörde kapılar açık beklerim.
فقط نظرة إلى الجسرِ. أنا سَأَبْقى في المصعدِ عندما الأبوابِ تَفْتحُ.

Bu kapılar burada durdukça, pas sökücü için kenara para koysanız iyi olur.
بهذه الأبوابِ يَجِبُ أَنْ تَضعَ بَعْض المالِ في السلةِ لاصلاحها

kapıları kilitle.
إقفلْ هذه الأبوابِ.

Güç alanını devre dışı bıraktı ve kapıları zorla açabildiler.
{\pos(192,215)}لقد عطّلَوا حقلَ القوةَ وتمكنوا من فَتْح الأبوابِ

Eminim büyük baba Pierre Fargo'nun sana bütün kapıları açmasının da çok zararı dokunmamıştır.
أَنا متأكّدُ هو لَمْ يَآْذِ أَنْ يَكُونَ عِنْدَهُ جدُّ كبير السنُ جيدُ فريق بيير Fargo لفَتْح كُلّ تلك الأبوابِ لَك أمّا.

- Ağır kapıları ve bozuk sürgüleri var.
-عليه الأبوابِ الثقيلةِ الكبيرةِ .

Bu kapılar geçide açılıyor.
هذه الأبوابِ تؤدي إلى ستارجيت.

Şimdi, kapılar açıldığında...
والآن، عندما تَفْتحُ هذه الأبوابِ

Bazı kapılar kapalı kalması içindir. Ne yapacaksın, Carnby?
بَعْض الأبوابِ يجب ان تبَقي مغلقه ما الذي تريد فعله "كارنبي"؟