Nasıl bir Baba olduğun konusundaki güvensizliğin umurumda değil. | Open Subtitles | أنا لا أَهتمُّ كَمْ غير آمن تَشْعرُ حول أَيّ نَوْعٍ مِنَ الأبّ أنت. |
Bir Baba oğlu hakkında konuşamaz mı? | Open Subtitles | ماذا ، الأبّ ليس مسموحا له بالتحدث عن إبنه ؟ |
Bir Baba oğlu hakkında konuşamaz mı? | Open Subtitles | ماذا ، الأبّ ليس مسموحا له بالتحدث عن إبنه ؟ |
Ama onu babası değil, ben büyüttüm. Benimle birlikte kalmalı. | Open Subtitles | لكنّ الأبّ لم يربيه، بل أنا، يجب أن يبقى معيّ |
Size bir şeyi belirtebilir miyim Babam bütün kontratlarınızı, elinde bulundurmaktadır bundan onur duymalısınız. | Open Subtitles | هل لي أن يشير ذلك الأبّ يحمل كلّ عقودك، بأنك س يجب أن يشرّف. |
Peder, sabrım tükendi. Sorun çocuğumla ilgili. | Open Subtitles | أيُّها الأبّ ، أنا على وَشك الإستسلام ، إنهُ بالنسبة لولدي |
Bir babanın oğluna bir mahkeme kararı hakkında bilgi vermesi gibi mi? | Open Subtitles | أنت تقصد، مثـال لذلك عندما يبوح الأبّ لولده بشأن حكم قضائي ، على شركة الطيران |
Öyle yerler var ki, bir Baba senin yaptığını yapan adamı öldürür, bunu biliyor musun? | Open Subtitles | هناك أماكن حيث الأبّ يقتل رجل لفعل ما أنت تفعله تعرف هذا أليس كذلك؟ |
Carlito Baba, topluluğun lideridir. Arjantinli onlar, doktorlar. | Open Subtitles | الأبّ كارليتو رئيس الجالية هم أطباء أرجنتينيين |
Sadece, Baba olmaya karar verdiğim zaman, kendimi neyin içinde bulacağımı tam olarak bilmiyordum. | Open Subtitles | الأمر فحسب، عندما قمت بالتوقيع في أمر الأبّ الثانوي ذلك لم أعرف بالضبط ما الذي أضع نفسي به |
Bunu ilk sayfaya haber yaptığımız zaman, Baba ve oğul Luthor, birbirine uyumlu turuncu tulumlarını giyiyor olacaklar. | Open Subtitles | الأبّ والإبن لوثر سيرتدون ثياب السجن سوياً. |
Baba ve oğlu acil servis olay yerine ulaştığında ölmüştü. | Open Subtitles | الأبّ وإبنه كانا ميتين عندما وصل الإسعاف. |
Baba işinde mutsuz, anne evde çocuklara bağırıyor.. | Open Subtitles | إن الأبّ غير سعيد في عمله. الأمّ في البيت مع الأطفال المزعحين. |
Beni bir Baba gibi sevdin ve hep yanımda oldun. | Open Subtitles | أحبّبتني مثل الأبّ. ودائمًا وقفت بجانبي. |
Bekar bir Baba tarafından yetiştirilmek nedir bilirim. | Open Subtitles | أعرف أمراً حيال أنّ يكون الأبّ العازب مربياً |
Ama büyük babasını seviyorum istediğim tek Baba da o. | Open Subtitles | لكنّي أحبّ جدّه، إنّه الأبّ الوحيد الذي أردت. |
babası Paris'te 5 yıl yaşamış Sovyet diplomatlarındandı... ve sonra 1968'de Amerika'ya göç etti. | Open Subtitles | الأبّ كان دبلوماسي سوفيتي و عاش فى باريس لمدة خمس سنوات و بعد ذلك هاجر الى امريكا عام 1968 |
Senin babası olduğunu bildiğim için bu bebeği tuttum veya diğer annesi. | Open Subtitles | أبقيته لأنى عرفت أنك كنتى الأبّ الأمّ الأخرى |
babası yemek alıp gelmiş, kızı ölü bulmuş, 911'i aramış. | Open Subtitles | الأبّ تَوقّفَ بالعشاءِ، وَجدَها الميتة، مسمّى الـ911. |
Babam, onları hiçbir yerde bulamıyormuş. | Open Subtitles | الأبّ يَقُولُ بأنّه لا يَستطيعُ جِدْهم أي مكان. |
Peder onun için dua ettiğinden beri daha iyi. | Open Subtitles | أصبح أفضل بكثير منذ أن صَلّى الأبّ من أجله |
Ve güçlü, duygusal bir patlama yapacak babanın hangi çocuğun yaşayıp hangisinin öleceğine karar vermek zorunda kaldığın an. | Open Subtitles | و تبلغ العاطفة القوية ذروتها عندما يتحتمّ على الأبّ إختيار أيّ من أطفاله سيعيش |
Eğer iyiysen, bir dahaki sefere Baban sana sürme izni verebilir. | Open Subtitles | 9 ساعات كن جيدا ، قريبا الأبّ سيدعك تقود |
Bu sabah Babasının mimar olduğunu söyledin. | Open Subtitles | هذا الصباحِ أخبرتَني الأبّ كَانَ مُصمّماً. |
Babamın göreve başlama töreni için annem beni dans derslerine göndermişti. | Open Subtitles | أمّي، جعلتني أحصل على دروس الرقص لتنصيب الأبّ. |
Çünkü biz bunu Papa Muntz tarzıyla yapıyoruz. | Open Subtitles | ' ُ لاننا نفعل هذا أسلوب الأبّ مونتيز،بيبي. |
Sadece bana da ona olduğun gibi babalık etmeni isterdim. | Open Subtitles | أتمنّى فقط أنه يمكن أن تكون نفس الأبّ بالنسبة لي كما كنت له |
Ama babayla oğlu arasında büyük bir yakınlık hissetmedim. | Open Subtitles | على الرغم من أنّني لا أحسّ أيّ ألفه بين الأبّ والإبن |