"الأحذيةِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • ayakkabı
        
    • ayakkabılar
        
    • ayakkabıları
        
    Yeni almış. Öyle bir ayakkabı için her yere baktım. Open Subtitles ذلك جديد نَظرتْ في جميع الأحذيةِ التي مثلها
    Biz ona bir ayakkabı buluruz ve o da küpelerini çıkarır. Open Subtitles نحن سَنَجِدُه بَعْض الأحذيةِ وهو يُمْكِنُ أَنْ يَنْزعَ قرطَه.
    Prenses, daha şık ayakkabılar giysen daha hoş olur. Open Subtitles أفضل أن تلبسي بَعْض الأحذيةِ اللطيفةِ أميرتي
    Bu ayakkabılar beni öldürüyor. Open Subtitles هذه الأحذيةِ يَقْتلُني. أنا لا أَستطيعُ الإنتِظار للجُلُوس.
    Eğer bu kadar canını sıkacaksa, git ve ayakkabıları al ordan. Open Subtitles إذا كان يُضايقُك ذلك كثيرا , فقط اخْرجُي واجلبي الأحذيةِ
    Evet, bu ayakkabıları bir internet şirketinden aldım çünkü hayvanlar üzerinde denemiyorlar. Open Subtitles إشتريتُ هذه الأحذيةِ مِنْ شركة على الإنترنت , انهم لا يَختبرونَها على الحيوانات
    Bilemeyeceğim, hoşça kal dediğimi söylersin ve bu kardeşine de bir iki ayakkabı ayarlamasını söyle. Open Subtitles لا أَعْرفُ. أخبره أني قُلتُ مع السلامة، حَسَناً؟ وأخبره ليعلق الأَخّ فوق بعْض الأحذيةِ
    bu ne kadar burdan 500 rupiye ucuz ayakkabı bulabilirsin. Open Subtitles كم لهذا ؟ الواحد يُمْكِنُ أَنْ يَحْصلَ على الأحذيةِ بـ 500 روبيةِ هنا.
    Ve şimdi de spor ayakkabı işi umurumda değil. Open Subtitles .والآن لا أهتمُ بتاتًا بشأنِ تجارةِ الأحذيةِ الرياضية
    - Niles bana yeni ayakkabı aldı. Open Subtitles - النيل إشترتْني بَعْض الأحذيةِ الجديدةِ.
    - Bana ayakkabı getirir misiniz? Open Subtitles - أنت هَلْ يُمْكِنُ أَنْ تَحْصلَ على الأحذيةِ لي؟
    Hollywood'da bir ayakkabı tamir atölyeleri var. Open Subtitles ‫"‬ولديهم متجرٌ لتصليحِ الأحذيةِ في "هوليوود
    Yani sırf ayakkabılar için özel bir dolabın bile olabilir. Open Subtitles أَعْني، أنت يُمكنُ أَنْ تَأخُذَ a حجرة كرّستْ إلى الأحذيةِ.
    Sırtım için giydiğim bu yumuşak tabanlı ayakkabılar yüzünden. Open Subtitles أَنا آسفة هذه الأحذيةِ الناعمةِ أَلْبسها لظهرِي
    Pekâlâ, zamanımız doldu sanırım bu yüzden ayakkabılar hakkındaki bu sohbetine odadaki lisanssız bir terapistle devam etmek zorundasın. Open Subtitles حسنًا، أعتقدُ أن وقتنا قد إنتهى، إذًا عليكم أن تكملوا حديثَكم حول الأحذيةِ بدونِ المعالجِ المرخصِّ في الغرفةِ.
    Lacey, destekleyici olmaya çalışıyoruz ayakkabılar için para kazanmaya değil. Open Subtitles يا (لايسي)، نحنُ نحاولُ أن نكونَ ذي عونٍ هنا لا أن نجنيَ المالَ من أجلِ الأحذيةِ.
    Bu ayakkabılar beni öldürüyor. Open Subtitles هذه الأحذيةِ تَقْتلُني!
    Sen pahalı ayakkabıları olan ateşli bir cerrahsın. Open Subtitles أنت جرّاح تغوّطِ مثيرِ البلاستيكيِ في الأحذيةِ الغاليةِ إلى حدّ معقول.
    O gün giydiği ayakkabıları kontrol etmenizi istiyor. Open Subtitles يُريدُك لتَدقيق الأحذيةِ بأنّه كَانَ يَلْبسُ ذلك اليومِ.
    O ayakkabıları bir kez giydiğimde bir daha çıkarmak istemedim. Open Subtitles ' عندما وَضعتُ تلك الأحذيةِ على، أنا مَا أردتُ إزالتهم من.
    "O güzelim ayakkabıları nereden almış acaba?" Open Subtitles حيث أخذت الحقيبة لمماثلة تلك الأحذيةِ ؟
    ayakkabıları benimsedin mi, geri verdin mi ya da...? Open Subtitles إنتهيتَ بإبْقاء الأحذيةِ أَو أنت أعدتَهم أَو...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more