"الأحضان" - Translation from Arabic to Turkish

• sarılma
• Kucagi
• sarılmalar
• sarıl
• kucak
• Sarılmayı
• kucaklaşasın

Bundan sonra sarılma ve sanat konuşmaları olmayacağını bildiğinden emin olmalısın ve ikinizin de sanki daha önce hiç tanışmamışsınız gibi birbirinize davranmanızı beklediğini söylemelisin.
مزيد من الأحضان أو الحديث عن الفن وأتك تتوقعين أن يعاملك مثلما لو أنكما لم تتقابلا مطلقا

Ne bir öpücük, ne bir sarılma ne de bir yatak olayı..benim için önemi yoktu hiçbirinin
كل الأحضان والقبلات قصص ما قبل النوم والنوم بجانبها ...

Cumartesi günkü Yardim Kucagi yardim etkinligi sosyal yardimlarinin büyüklügü nedeniyle sezonun en önemli etkinliklerinden biri.
يعدّ حفل مؤسسة "الأحضان" الخيرية واحداً من أهم أحداث الموسم بسبب مقدار مساعداته.

O yüzden Yardim Kucagi bu öncül çabalari için onlari takdim etmeye karar verdi.
لذا فقد قررت مؤسسة "الأحضان" تكريمهم لجهودهم السبّاقة.

Ama anlattığın o sarılmalar ve iyi eleştiriler almış diziler ne olacak?
ماذا عن كل تلك الأحضان ومشاهدة الأفلام الدرامية ؟

Bu gece benim için ona sıkı sıkı sarıl ve bol bol öpücük ver.
اعطهم الكثير من الأحضان والقـُبل الليلة

Maalesef param bitti, kucak dansına ne dersiniz?
حسناً ، أنا خالية من النقود تماماً ولكن ماذا عن رقصة في الأحضان ؟

Kaptan Kirk repliklerini hatırlamıyor ve Sarılmayı seven birisi değil.
النقيب (كريك) لا يستطيع تذكر جمله و لا يحب الأحضان.

Bugün pek bir kucaklaşasın var.
حسنا، لستِ متحفظة بهذه الأحضان اليوم، ألستِ كذلك؟

Neden buradaki herkes sürekli bir sarılma hâlinde?
حسناً , لماذا الجميع هنا يحب الأحضان ؟

Bedava sarılma için biraz yaşlı değil misin?
ألست كبيرا قليلا على الأحضان المجانية؟

sarılma konusunda pek iyi sayılmam ama... İşte.
... لا أحب الأحضان ، لكن ها نحن ذا

sarılma konusunda pek iyi sayılmam ama...
... لا أحب الأحضان ، لكن ها نحن ذا

sarılma faslını geçelim.
دعنا نبتعد عن الأحضان.

Hâlâ Yardim Kucagi ile çalistigini hiç bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنك لا تزالين تعملين لدى مؤسسة "الأحضان".

Ve Yardim Kucagi etkinliginden daha iyi bir yer düsünemiyorum.
ولا أجد موقفاً أنسب من حفل "الأحضان" الخيري.

Bu hafta Yardim Kucagi hayir galasi var.
هذا الأسبوع، حفل "الأحضان" الخيري.

Biliyorsunuz, sarılmalar... herşeyi düzeltebilir.
... انت تعرفين . الأحضان يمكنها ان تصلح كل شئ

Şu sarılmalar falan?
تلك الأحضان وما إلى ذلك ؟

Fran, bi sarıl bana. İşte böyle.
فرانك, امنحني بعض الأحضان

Sana kucak dansı ısmarlayacağım. Kendime kucak dansı ısmarlayacağım.
سوف ادفع لك لرقصة في الأحضان، سوف ادفع لنفسي لرقصة في الأحضان

İnsanlar yılın bu döneminde Sarılmayı çok seviyorlar.
الناس تزيد في الأحضان في هذه الفترة

Bugün pek bir kucaklaşasın var.
لست متحفّظة بهذه الأحضان اليوم، صحيح؟