İndiksiyon ısıtır, Özellikle de çeliği; bu işte çok iyidir. | TED | التحريض يرفع حرارة المواد و على الأخص الفولاذ، إنه ممتاز |
Asfalttan yapılmıştır ve asfalt üzerinde sürmek için çok iyi bir materyaldir ama her zaman değil, Özellikle bugünkü gibi olan günlerde, çok fazla yağmur yağdığında. | TED | مصنوع من الإسفلت و الإسفلت مادة يسهل القيادة فوقها و لكن ليس دائما، على الأخص ليس في الأيام الشبيهة بهذا اليوم عندما تمطر السماء بهذه الشدة |
Özellikle de karşılığı sadece üç öğün yemek olunca. | Open Subtitles | علي الأخص أجمالي الجائزة هو ثلاثة وجبات هزيلة |
Bayan Vole konusu. Özellikle tutuklanma haberini verirken çok nazik ol. | Open Subtitles | بالنسبة لمسز فول ، تعامل معها برفق على الأخص حين تخبرها عن الاٍعتقال |
Tıbbi malzemelere dikkat et, Özellikle de ilaçlara. | Open Subtitles | ركزوا البحث على أي معدات طبية، العقاقير على الأخص. |
İkiniz de bugün çok güzel görünüyorsunuz Özellikle beyaz elbisenin içindeki Debbie. | Open Subtitles | تبدوان جميلان في هذا اليوم على الأخص ـ ديبي ـ في ثوبها الأبيض |
- Sana söylemiştim. Avrupa'da, Almanya'da iyi kazanıyorum. Özellikle de kızılderili temalı çalışmalarım. | Open Subtitles | قلت لك أنا أنجز عملاً جيداً في أوروبا على الأخص ألمانيا تقدر الأعمال الفنية القومية |
Oldukça önemli miktarda fizyolojik değişimler geçirdiğin apaçık Özellikle beyninde. | Open Subtitles | من الواضح أنك تمرين تغيرات فيسولوجيه كبيره تماماً وعلى الأخص فى المخ |
Dük için her şeyi yaparım, Özellikle sadakatimi kanıtlamak için. | Open Subtitles | سأفعل أي شيء لمساعدة الدوق، على الأخص لإثبات ولائي. |
Özellikle bizim için rahatsız edici efendim ama sizi temin ederim saldırıya geçiyoruz. | Open Subtitles | مزعج لنا على الأخص يا سيدي. لكنني أؤكد لك بأننا في طريقنا لرد الضربة. إن المحور آمن. |
Daha hızlı olmalısın, Özellikle Noel arifesinde. | Open Subtitles | يجب أن تسرع على الأخص أمسية الكريسماس |
Özellikle de sen yönetici konumundaysan. | Open Subtitles | بــ الأخص إذا كنت في منزلة المشرف |
Özellikle doğu Londra şubesi seferber edilecektir. | Open Subtitles | فرع شرق لندن على وجه الأخص هو الهدف |
Ve cevap verdiler, "Bizim toryum programımız hakkında ne duyduğunuzdan emin değiliz, fakat bunu yapmak için kaynağın üçte biri yok, ve sizin enerji departmanınız deneme reaktörleri hakkındaki sahip olduğu verilerle Özellikle hazır değildi. | TED | وردوا علي قائلين، "لسنا متأكدين مما سمعته حول برنامجنا لاستخدام الثوريوم، لكن ليس لدينا ثلث ميزانيتنا، ولم ترد دائرتكم للطاقة على الأخص بكل البيانات التي كانت لديكم يا رفاق حول اختبار المفاعلات." |
İsim bir kaç dini metinde geçiyor, Özellikle Milton'ın Kayıp Cennet'i. | Open Subtitles | ذلك الإسم مذكور في عدة مقاطع لاهوتية، وعلى الأخص في كتاب (ميلتون) "الفردوس المفقود" |
Özellikle de sen. | Open Subtitles | وعلى الأخص أنت. |
Sonra Beverly Hills'teki arkadaşları, Özellikle Cynthia Wheeler. | Open Subtitles | ثم صديقاتها في (بيفرلي هيلز)، وعلي الأخص (سينثيا ويلر). |
Eğer Yunanistan'ı İngilizlerin eline bırakırlarsa Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Özellikle Polonya üstündeki etkileri orantılı olabilirdi. | Open Subtitles | وأنهم أذا سمحوا ببقاء (اليونان) على ... الأخص تحت سيطرة البريطانيين فقد يصبح لديهم نفوذ نسبى مؤكد (على (المجر)، (رومانيا (بلغاريا) وتحديداً (بولندا) |