| Bu nedenle, bu üç kardeş ve aileleri evlerini boşaltmak zorunda kaldılar. | TED | ولهذا السبب فإن الأخوة الثلاثة وعائلاتهم إضطروا لإخلاء منازلهم. |
| üç kardeş Otobüs Turu'na hoş geldiniz. üç kardeş OTOBÜS TURU Siz de Curcuna Katılın Ben iki numaralı kardeşim. | Open Subtitles | حسناً حسناً مرحباً بكم في حافلة الأخوة الثلاثة للسياحة أمر جيد حضوركم إلى هنا |
| Trib'de üç kardeş yazısını okudum. Anlaşılan harika şeyler yapıyorsunuz. | Open Subtitles | لقد رأيت تلك المقالة عن الأخوة الثلاثة للسياحة هذا الأسبوع يبدو أنكم تعملون أشياء ممتعة حقاً |
| üç kardeş çok az bir araya geliyoruz. | Open Subtitles | انه أمر نادر أن يجتمع الأخوة الثلاثة معاً |
| Hayır, hayır. Sadece üç kardeş. | Open Subtitles | لا , لا يجب أن يكون الأخوة الثلاثة فقط |
| Birbirini seven üç kardeş var, Ram, Laxman ve Bharat gibi. | Open Subtitles | هؤلاء الأخوة الثلاثة يحبون بعضهم كثيراً تماماً مثل (رام) و (لاكشمان) و (بهارات) |