"الأستحمام" - Translation from Arabic to Turkish

    • duş
        
    • banyo
        
    • yıkanmayı
        
    Eh, şey, duş almayı bırakmaya karar verdim, bilirsin, karaktere bürünmek için. Open Subtitles اوه , لقد قررت التوقف عن الأستحمام لأبقي متقمصا الشخصية كما تعلمين
    Niagara'dan bahsedince, sen ve ben duş alabiliriz. Open Subtitles الحديث عن نياجرا، يمكننا تأجيل الحديث بعد الأستحمام.
    Eğer bu oyunda 20 kazanmaya başladığında duş terliklerindeki mantarların büyümesine artık izin verebilirsin. Open Subtitles لو سجلت 20 هدفا فى المباراة حينهما يمكنك ترك الفطر ينمو على خف الأستحمام
    Bu banyo işlemini bir sanat formuna dönüştürdükleri bile söylenebilir. Open Subtitles يمكنك حتى أن تقول أنها قد حولت الأستحمام إلى فن
    Ben vermek oldu Biri iyi bir banyo o beyaz bir at olduğu için bir zamanlar . Open Subtitles كنت على وشك أن أساعد أحدهم على الأستحمام لأنه كان حصان أبيض في ذلك الوقت
    - Senin "duş almam" imajın gibi. Open Subtitles مثل، لا أحب الأستحمام هي علامتك التجارية
    Öyle.Artık duş yok, trafik yok.Kavga yok. Hastalık yok. Open Subtitles لا مزيد من الأستحمام او أزدحام المرور او تذمر او المرض
    duş kabinine baktım, psikopat Ian orada değil, yani senin girmen gerek. Open Subtitles لقد تحققت من حوض الأستحمام ولا يوجد به المريض النفسي
    Sen duş almaya çalışırken birlikte olduğun vücut sayısını arttırmak gibi şeyler değil. Open Subtitles مثل عدم وجود جسد لتقفزي أليه حين تريدين الأستحمام
    Üç duş bonesi ya da bir saç fırçası istiyorum. Open Subtitles أجل. ثلاث من قبعات الأستحمام او فرشاة مستديرة..
    Bende de bu tutku vardı. Boyuna duş alıyordum. Open Subtitles لقد مررت بهاجس الخوف من الأستحمام طوال الوقت.
    Bende de bu tutku vardı. Boyuna duş alıyordum. Open Subtitles لقد مررت بهاجس الخوف من الأستحمام طوال الوقت.
    Biz de duş alıp yerleşebiliriz böylece. Open Subtitles حتى نتمكن أخيرا من الأستحمام وأفراغ حقائبنا ؟
    O duş bana çok uzun sürdü üzgünüm. Open Subtitles آسفة لأن الأستحمام أستغرقني وقتاً طويلاً
    Minik yavrum tek başına bir çukurda büyürken onca yılı duş alarak dergiler okuyarak Wi-Fi bozuk diye yakınarak geçirdiğim için ben üzgünüm. Open Subtitles أنا أسفة أننى قضيت كل هذه الأعوام فى الأستحمام و قراءة المجلات و أشتكى أننى لا أعرف كيف ــ
    Yemek yedirdim, banyo yaptırdım ve onları yataklarına yatırdım. Open Subtitles أطعمتهم، وساعدتهم على الأستحمام ثم وضعتهم بالفراش
    Belki önce banyo yapmalısın çünkü yere dokunan tekerleğe dokunuyorsun. Open Subtitles ربما الأستحمام أولاً لأنك تلمس العجلات التي لمست الأرض
    Bir de onunla birlikte banyo yapmaya çalışması var. Open Subtitles وهو يفعل ذلك الشيء لمحاولة الأستحمام معها
    Çok teşekkür ederim ama banyo tuzumu almayı unutmuşum. Open Subtitles لا، اشكرك لقد نسيت املاح الأستحمام
    Utanç ya da korku hissetmiyorum, sadece banyo küvetinde oturmuşum ve su kalmamış gibi. Open Subtitles "لم أشعر بالخزي أو الخوف لكن فقط بنوع من عدم الأكتراث" "كما عندما نجلس في حوض الأستحمام وتفيض منه المياه"
    Ben daha çok küvette yıkanmayı severim ama sağ ol. Open Subtitles لا أنا أقرب إلى رجل يحب الأستحمام لوحده ولكن شكراً لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more