"الأسوء من" - Translation from Arabic to Turkish

    • daha kötü
        
    • daha beter
        
    • En kötüsü
        
    • daha kötüsü
        
    • Daha kötüsünü
        
    Hangisi daha kötü, iç çamaşırının mı gözükmesi yoksa kukunun mu? Open Subtitles ما هو الأسوء من وجهة نظرك؟ أن تظهر ملابس الداخلية أم فرجك؟
    Boşanmış olacağım. 34 yaşında bekar olmaktan daha kötü olan tek şey 34 yaşında boşanmış olmak. Open Subtitles الشيء الوحيد الأسوء من كونك بالـ 34 وعزباء هو كونك بالـ 34 من عمرك ومطلقه
    Hayatının hikayesini ortaya çıkarmaktan daha kötü olan ne biliyor musun? Open Subtitles أتعلمين ما هو الأسوء من عدم الحصول على قصة عمرك
    Giysiyi Rus mafyasına sattım ve onlara paralarını ödedikleri şeyi vermemekten daha beter olan bir şey varsa, o da bunun başkasının eline düşmesine izin vermektir. Open Subtitles بعت اليدلة للغوغاء الروسية والشيء الوحيد الأسوء من عدم إعاطئهم ما دفعوا من أجله
    En kötüsü ise birçok sorunu olan özel bir kanun meclisten geçti. Open Subtitles الأسوء من ذلك كُله، تم إصدارُ قانونٍ خاص مع الكثير من المشاكل.
    Ya da daha kötüsü, bunun öncesinde yalan söylediğini anlayacaklar. Open Subtitles أو الأسوء من ذلك، سيعرفون أنك كذبتي عليهم في المرة الأولى
    Ve bu nedenle, o yüksek bir merci tarafından yargılanacak ama... Biz Daha kötüsünü de gördük. Open Subtitles رأينا الأسوء من ذلك - كنت سأقول "فعلنا الأسوء" ، لكن نعم -
    Dünyada bahsedilmekten daha kötü olan tek şey nedir bilir misin? Open Subtitles تخافى إذا أحدهم رأنا سوياً ؟ تخافين كلام الناس ؟ هل تعلمين ما هو الأسوء من أن يتكلم عنكِ الناس ؟
    "kızın aritmetiğinden daha kötü olan tek şeyi davranışı" diye yazmış. Open Subtitles الشيء الوحيد الأسوء من قدرتها على الحساب هو موقفها
    Yardım ve yataklık. Belki daha kötü. Open Subtitles المساعدة والتحريض ،، وربما الأسوء من ذلك
    Aciz bir liderden daha kötü olan tek şey kafasız bir mühendistir. Open Subtitles الشيء الوحيد الأسوء من القائد هو احضار مُهندس خائب
    Harika bir fikrim var. "Hangisi daha kötü?" diye bir oyun oynayalım. Open Subtitles لديّ فكرة أفضل دعنا نلعب لعبة صغيرة تدعى"و ما الأسوء من ذلك"؟
    Çünkü pediatriden daha kötü olan tek şey, köpekli pediatri. Open Subtitles لأن الشيء الوحيد الأسوء من قسم الأطفال هو قسم الأطفال به جراء
    Dünya çapında bir tahribata neden olmaktan daha kötü ne olabilir? Open Subtitles ما الأسوء من التسبب بخراب عالمي؟
    Bir bilgenin bir zamanlar dediği gibi, istediğin bir şeyi elde edememekten daha kötü olan tek şey, onu bir başkasının elde etmesidir. Open Subtitles كما قال رجلٌ حكيمٌ مرّة، الشيء الوحيد... الأسوء من عدم الحصول على مبتغاك... ، هو أن يحصل عليه شخصٌ آخر.
    Güvercinlerden daha kötü bir şey varsa o da sihirdir. Open Subtitles الشيئ الوحيد الأسوء من "الحمام" هو السحر
    Aslında, karmaşıklıktan daha kötü ne var? Open Subtitles في الواقع، ما هو الأسوء من أحمق ؟
    Kanserden ölmekten daha beter bir şey varsa o da kanserli bir çocuğunuzun olmasıdır. Open Subtitles الشيء الوحيد الأسوء من الموت بالسرطان هو أن يكون ابنك من يموت بالسرطان
    Kalp kırıklığından daha beter olan tek şey nedir bilir misin? Open Subtitles هل تعلم ما هو الشيء الوحيد الأسوء من الحسرة ؟
    Bence bunlar yıpratıcı etkiler, En kötüsü de pazarlık, müzakere, uzlaşma ve işbirliği gibi şeyleri engelleyicidirler. TED أعتقد أن هذه آثار مشوهة، و الأسوء من هذا كله، أنه يمنع أشياء كالتفاوض أو التشاور أو التسوية أو التعاون.
    Çimento taşeronlarından daha kötüsü nedir biliyor musun? Hayır. Open Subtitles أتعلم الشيء الأسوء من المقاول العنيد ؟ . كلاّ
    Çok Daha kötüsünü yapmış olabilirim. Open Subtitles يُمكنني أن أفعل الأسوء من ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more