"الأطوم" - Translation from Arabic to Turkish

• ineği
• ineklerini
• inekleri
• ineğinin
• ineklerinin

Bir uzman için bile, deniz ineği bulmak kolay değil.
،حتى للخبير إيجاد الأطوم ليس سهلاً

Sadece birkaç dakika sonra, deniz ineği serbest bırakılıyor.
بعد عدة دقائق يطلق سراح الأطوم

Körfez deniz ineklerini korumak için birkaçının kuyruğunun etrafına her biri yarım kilo ağırlığında olan... uydu vericilerini bağlanmalı.
لحماية الأطوم في الخليج يعني أن عدد قليل منهم سيحمل أجهزة اتصال بالأقمار الصناعية لكن وزن كل واحدة نصف كيلو

Bu otlanma alanlarını ilerlemeden korumak deniz ineklerini korumaktan geçiyor fakat kimse nerede olduklarını henüz bilmiyor.
حماية هذه الأراضي الغذائية يعني أن نخطو خطوة كبيرة في حماية الأطوم -لكن لا أحد يعلم أين هي

Her bahar, otlama alanları arasında toplu göç düşüncesiyle ...körfez deniz inekleri bir araya gelir.
كل ربيع تجتمع مجاميع الأطوم في الخليج فيما يظن أنه هجرة كبيرة ما بين الأراضي الغذائية

Bu deniz ineğinin hareketlerinden elde edilecek bilgi gelecekteki ilerlemeden... körfezin hangi bölgesinin korunmaya ihtiyacı olduğunun belirlenmesine yardımcı olacak.
المعلومات حول تحركات هذا الأطوم ستساعد على تحديد في أي منطقة في الخليج تحتاج للحماية من التطورات المستقبلية

Bu, Abu Dhabi hükümeti tarafından yerleştirilen uydu vericileriyle deniz ineklerinin nerede olduğunu bulmaya yönelik bir projedir.
هذا مشروع تقوم به حكومة أبو ظبي يهدف لمعرفة أين يذهب الأطوم قاطني الخليج عبر ربطهم بأجهزة تتصل بالأقمار الصناعية

Bir kez deniz ineği fark edildi mi Dwayne and Philip, ustalıklarını kullanarak... hayvanlara mümkün oldukça rahatsız etmeden yaklaşırlar.
،وما أن يحدد مكان الأطوم يستخدم (دوين) و(فيلِب) خبرتهما ليتعاملا مع الحيوان بأقل إزعاج ممكن

Deniz ineği.
الأطوم

Dwayne and Phlip, deniz ineklerini avlayarak büyümüşler ve şimdi yeteneklerini başka bir şekilde kullanıyorlar.
دوين) و(فيلِب) تربيا) ...على اصطياد الأطوم للأكل والآن يضعان مهاراتهما لهدف آخر..

Bir grup remora, deniz ineğinin üstüne tutunmaya çalışıyor fakat beleşçilere tahammül göstermiyor.
مجموعة من الـ(ريمورا) يحاولون أخذ جولة بواسطة هذا الأطوم لكنه لا يتحمل تعلقهم عليه

Vücudundaki kıllar deniz ineklerinin atalarının eskiden karada yaşadıklarına dair kanıt.
الشعر على الجسم دليل على أن أسلاف الأطوم كانوا يعيشون على اليابسة