Şimdiye kadar tanıştığım en güzel kokan Donanma Tesis Yöneticisi'sin. | Open Subtitles | بل أنتِ أيضا مدير مرافق البحرية الأطيب رائحة الذي قابلته في حياتي. |
Herkes benim babalığın Orlando'da ki en iyi adam olduğunu sanırdı. | Open Subtitles | الجميع أعتقدَ أن والدي كان الرجل الأطيب في أولاندو |
Napolyon kirazı en lezzetlisidir diyorum! | Open Subtitles | اقول إن التوت هو الأطيب مذاقاً |
en güzel yani kokusu degil mi? | Open Subtitles | إنها الرائحة الأطيب, ألا تعتقد ذلك؟ |
Salata ve siz ikiniz, en... iyi şeylersiniz. | Open Subtitles | السلطة التي تعبتما عليها كلاكما أنها... الأطيب مذاقاً |
Cidden "en güzel kokan Donanma Tesis Yöneticisi" mi? | Open Subtitles | -بجدية.. "مدير مرافق البحرية الأطيب رائحة"؟ |
Vay. Görünüşe göre en koca yürekli olan en ufağımızmış. | Open Subtitles | حسن، يبدو أن أصغرنا لديه القلب الأطيب |
Ama en iyisi profesörümüz. | Open Subtitles | لكن الأطيب هو استاذنا |
en tatlı cinsinden, Ajan Green. | Open Subtitles | الأطيب يا أيها العميل غرين. |