"الأعلام" - Translation from Arabic to Turkish

    • bayrak
        
    • medya
        
    • Bayraklarla
        
    • bayrağı
        
    • bayraklar
        
    • medyanın
        
    • flamalar
        
    • Basın
        
    • bayrakları
        
    • Flama
        
    • basına
        
    • medyayı
        
    • bayrağın
        
    • bayraklarıyla
        
    • bayrakların
        
    Gemiler artık bayrak kayıtı sağlayan herhangi bir ulusun bayrağını dalgalandırabilir. TED بإمكان السفن الآن أن ترفع علم أي دولة توفر خدمة تسجيل الأعلام.
    Olimpiyat açılış seramonisinin, organizatörlerinden biri beni aradı ve açılışta bayrak taşıyıcılardan biri olarak seçildiğimi söyledi. TED أحد المنظمين الألومبياد لحفل الافتتاح اتصل بي ليخبرني بأنه تم اختياري لأكون أحد حاملي الأعلام
    Küresel medya Gözetleme Projesi kadınlar tarafından hazırlanan haberlerin klişelerle mücadele etmeye erkeklerin hazırladıklarından daha yatkın olduğunu belirtiyor. TED و قد وجد مشروع رصد الأعلام العالمي أن القصص التي ترويها المرأة أكثر تحدي للقوالب النمطية التي يرويها صحفيون ذكور
    Çok yakında hiç kimse, savaşı başlatanların o Bayraklarla uğraşanlar olduğunu hatırlamayacak. Open Subtitles قريباجداًلن يتذكرأيشخص كيف بدأت الحرب في المقام الأول والقتالكلهيكونبسبب تلك الأعلام الغبية
    Ya da yakama takayım diye küçük Amerikan bayrağı rozeti mi verirler. Open Subtitles أو واحد من تلك دبابيس الأعلام الصغيرة التي يتم تثبيتها على السترة
    TK: Ayırt edilebilir olun. RM: Bütün en iyi bayraklar bu kurallara bağlı kalmışlardır. TED رومان: كل الأعلام الجيدة تميل إلى الإلتزام بهذه المبادئ.
    medyanın bozmasını istemediğim bir kızım var. Open Subtitles لدي أبنة ولا أريدها ان تفسد من قبل الأعلام
    ile çalışıyorum. RM: Ted, kelimenin tam anlamıyla bayrak tasarımının kitabını yazdı. TED رومان: تيد حرفيا كتب كتابا عن تصميم الأعلام.
    Bunlar birleşmeleri ya da bayrak değişimlerini ya da isim değişimlerini kapsamıyor. TED وهذا لا يشمل اندماج أو تغيير اسم أو تغييرات في الأعلام.
    Camları süslememiz gerekiyor Louka. bayrak as. Open Subtitles من المفترض أن نقــوم بتزيين النوافـذ وأن نرفع بعض الأعلام
    Özgürlüğü çok olan birçok bayrak yakan insan var. Open Subtitles يوجد الكثير من مُحرقي الأعلام يتمتعون بحرية فعل ذلك
    medya haberi yaydıktan sonra bazı arayanlar oldu. Open Subtitles عندما فجر الأعلام القصة والمكالمات الهاتفية تأتى
    medya ilgisini kaybedince, her şey unutulup gidecektir. Open Subtitles عندما تفقد وسائل الأعلام اهتماما سوف تخمد هذه الثوره
    Ne yani, değerli medya kulübüne katıldın da beni unuttun mu artık? Open Subtitles حتى أنضم لكم قليلاً يجب أعلام وسائل الأعلام والآن أنتي تخلصي من الأمتعة الزائدة الخاصة بك
    Ayrıca bu kırmızı Bayraklarla aklı çelinenler.. Open Subtitles كما أن هؤلاء الذين أغرتهم هذه الأعلام الحمراء
    Ormanda, kırmızı Bayraklarla işaretlenmiş yolu takip ederek yerleşim alanını bulacaksınız. Open Subtitles عبر الغابة تمثل الأعلام الحمراء مساركم للعثور علي المستوطنة
    O not defterinde siyahi insanlardan daha fazla müttefik bayrağı saydım. TED تتضمن هذه المذكرة الأعلام الكونفدرالية أكثر من الأشخاص السود.
    Ve bayraklar düzenlemeye başladım. TED وبدأت في إحداث بعض النظام في بعض الأعلام
    Ama medyanın medyayı haber yapmasından hoşlanmıyorum. Open Subtitles لكني لا أحب حينما يقوم الأعلام بتغطية الأعلام
    O halde eğer plajlara gidiyorsanız, lütfen uyarı levhalarını gözlemleyin ve sadece flamalar arasında yüzün. Open Subtitles إذن إن كنتم ذاهبين للشواطئ. المرجو مراقبة العلامات والسّباحة فقط في محيط الأعلام.
    Sağlık Bakanı'nın protein tedarikinin geçici olarak askıya alınması konusunda resmi bir açıklama yapması beklenilen Basın toplantısına medya yoğun ilgi gösteriyor. Open Subtitles يوجد أهتمام من قبل الأعلام في المنطقة في مكان المؤتمر الصحفي حيث يشتبه إعلان الرسمي عن وقف مؤقت
    Aklınızda bulunsun, bayrakların arkasında dediğimizde gerçekten bu bayrakları kastetmiyoruz. Open Subtitles أذكركم، حينما نقول وراء الأعلام لا نقصد هذه الأعلام حرفيًا
    Beyler Flama çekin. Open Subtitles أيها السادة ارفعوا الأعلام
    Davayla ilgili bilgileri basına veremezsin. Open Subtitles لا يمكنك أن تصرحي بأية معلومات إلي الأعلام عن قضية
    medyayı bu işten uzak tutmanızı istiyorum. Open Subtitles الآن اريد ابقاء وسائل الأعلام بعيدة عن هذا الموضوع قدر الامكان
    Beyaz sarayın üstünde dalgalanan bayrağın altında savaşın aksi güçlere karşı olduğunu bildirdiğimizde, başkan isteklerimizi belirtiyor. Open Subtitles تحت الأعلام التى رفرفت فوق البيت الأبيض عندما أعلنا الحرب قام الرؤساء بتحديد أهدافنا
    Bakmıyor. Meksika bayraklarıyla, sanki genel af yürüyüşünde çekilmişe benzeyen fotoğrafını bilirsin. Open Subtitles أتعرف صورته تلك مع الأعلام المكسيكيّة والتي تبدو مأخوذة من تجمهر للعفو؟
    O bölge kontrol edilmedi. Size bayrakların dışına çıkmayın demiştim... Open Subtitles هذه المنطقة غير معلمة قلت لك أن تظل بين الأعلام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more