İlk gün o sıcakta neden uzun kollu t-shirt giydiğini merak etmedin mi? | Open Subtitles | تَتسائلُ لِماذا كَانَ عِنْدَهُ ذلك قميصِ الطويل الأكمام في الحرارة ذلك اليومِ ؟ |
Çünkü uzun kollu giyersen çekiş hareketini daha çok yapabilirsin. | Open Subtitles | لأن إذا كان لديك الأكمام الطويلة، يمكنك ان تجمع أكثر |
Kolları biraz uzun, ama-- Evet, ama yukarı kıvırabilirim. | Open Subtitles | الأكمام طويلة قليلا لكن أجل، إنما يمكنني التعامل معها |
Oh, bayıldım. Üzgünüm. Kolları tam olmadı. | Open Subtitles | هذا جميل و لكن الأكمام ليست مضبوطة تماماً |
18 tane takım elbiseyi, ayakkabıları ve altı düzine gömleği, kol düğmelerini, platin anahtarlığı ve sigara tabakalarını mı? | Open Subtitles | كل بذلاتي الـ 18,وأحذيتي المصنوعة حسب الطلب و72 قميص وحلقات الأكمام, وسلاسل المفاتيح البلاتينية وحمالات السجائر ؟ |
Sana ödünç verebileceğim kol düğmelerim var. | Open Subtitles | كان بامكاني اعارتك بعض أزرار الأكمام التي لديّ. |
"Uçan Kollar" mı? Neden "Buda'nın Avuçiçi" değil? | Open Subtitles | "الأكمام الطائره" ، ولماذا ليس " نخلة بوذا"؟ |
Hani kolunda yama olan kahverengi spor ceketin var ya... | Open Subtitles | أتعرف تلك السترة الرياضية البنية ذات البقع القماشية على الأكمام ؟ |
Kısa kollu tişörtlerden kalma güneş yanığı izi var. | Open Subtitles | قمصانهم قصيرة الأكمام فصحت أصابع قدميه وأعلى فخذيه |
Kısa kollu giydiklerinde... saçlarını düzeltmek için kollarını kaldırdıklarında, oradaki boşluğu görebilirsin. | Open Subtitles | عندما يرتدون أكمام قصيرة ويرفعن أيدهن لترتيب الشعر تستطيع أن ترى من خلال الأكمام |
Özellikle onu lanet Teva sandaletleri ve SkoaI Bandit leri ile... ve onun uzun kollu açık dikişli Abercrombie Fitch ile... sert boyunlu HenIey,yapışkan tomurcuklarını içerken,soda kutuları ile... onun favorisi Simpsonları her gece indirip izlerken hiç yatmayacağım! | Open Subtitles | مع نعاله اللعين مع بذلته طويلة الأكمام ومفتوحة الزرار و يدخن من علبة صودا |
Bence uzun kollu beyaz tişörtün üzerinde bir Pink Floyd tişörtü... ve de dizlerinde yırtıklar olan seksi pantolonunu giymişsindir. | Open Subtitles | اعتقد.. القميص المائل للأخضر على القميص ذو الأكمام الطويلة البيضاء وربما ذلك الجينز المثير ذو الشق بالركبة؟ |
Bu uzun kollu, bu kısa kollu, pantolon ve çoraplar. | Open Subtitles | قمصان طويلة الأكمام، الأكمام القصيرة، السراويل، الجوارب. |
O yüzden Kolları çabucak düzelt de, bir maymuna göre değil de oğluma göre olsunlar. | Open Subtitles | لذلك اصلح الأكمام بسرعة حتى تناسب ابني و ليس قرداً |
Polen Avcısı oldum! Tam oturdu. Kolları ayarlamam yeterli. | Open Subtitles | أنا جندي تلقيح، وهي مناسبة تماماً كل ما عليّ تعديله هو الأكمام |
Bir saat falan sürer. Kolları biraz kısaltırız. | Open Subtitles | سيستغرق الأمر ساعة تقريباً، سنقصّر الأكمام قليلاً |
Golf sopası, yakada pudra, kol yenlerinde saç telleri. | Open Subtitles | هل هذه الأشياء, عصا الجولف ,البودرة على الياقة, الشعر على الأكمام |
"Bu kol düğmeleri sahip olduğum en büyük hazinedir. | Open Subtitles | أزرار الأكمام هذه هي أغلى ممتلكاتي الثمينة |
Hilton kol düğmelerine ne oldu, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين ماذا حدث لـ أزرار الأكمام من هيلتون؟ |
Kollar doğru uzunlukta görünüyor. | Open Subtitles | هذه الأكمام تبدو بالطول المُلائم. |
Pecetede, dudaklarinda ve kolunda ketcap lekesi var. | Open Subtitles | هنالك أثر للكاتشب عليها وعلى شفتيك وعلى الأكمام |
Büyük Parçalanma kollarını sıvayıp Evren'i katman katman, derece derece parçalıyor. | Open Subtitles | التمزق الكبير يشبه طي الأكمام ويطوي الكون تدريجيا طبقة بعد طبقة |
O zaman herkes sağ kolunu sıyırsın. | Open Subtitles | حسناً، أيها الجميع من فضلكم قوموا بشمر الأكمام اليمني |
Sandviç dükkânındaki. Üzerinde yeni bir kıyafet var ama kolların unlu. | Open Subtitles | متجر الشطائر، ذلك ثوب جديد لكن هنالك من الطحين على الأكمام |