Doğru şeyi yaptığına olan inancım tazeleniyor. Bu herif basit bir pezevek değilmiş... | Open Subtitles | كلما أتيقن أنك فعلت الأمر الصحيح لم يكن مجرد شخص غريب الأطوار |
Umarım Doğru şeyi yapıyorsunuzdur. Çünkü yeterince insan öldü. | Open Subtitles | آمل أن تختاري الأمر الصحيح وتفعليه عددكفايةمن الناسقدماتوابالفعل. |
Bazen Doğru şeyi yapmanız gerekir- ...gerçeklerle yüzleşip onları kabullenmeniz. | Open Subtitles | أحياناً يجب عليك فعل الأمر الصحيح واجه الحقائق وتقبلها |
Aslında muhtemelen doğrusu da bu ama bazen doğru olanı yapmak bir lükstür. | Open Subtitles | الأمر هو .. ربما يكون هذا هو الأمر الصحيح ولكن ولكن أحياناً يُصبح الشيء الصحيح ترف |
Onlar seni doğru yere götürecek ve doğru olanı yapmanı sağlayacak. | Open Subtitles | سيأخذكَ للمكان الصحيح ويجعلكَ تفعل الأمر الصحيح |
Eğlenceli şeyler yapmak varken kimse Doğru şeyi yapmaz. | Open Subtitles | لن يقوم أحد بعمل الأمر الصحيح حين يكون بإمكانهم عمل الأمر الممتع. |
Ben... Doğru şeyi yaparım dostum. | Open Subtitles | س , س ,س , سأفعل الأمر الصحيح يارجل سأتزوجها |
Tamamiyle kötü inanç ve düşünceli kimselerle dolu bu ofiste Doğru şeyi yapmak isteyen birileri olabilir mi? | Open Subtitles | و بسبب إيمان مضلل وبشدة بأن احد ما في هذا المكتب قد يكون مهتم في عمل الأمر الصحيح |
Polis icabına bakmıyorsa, Doğru şeyi basın yapmak zorunda. | Open Subtitles | الشرطة لن تُساعد, لذا يجب على الصحافة فعل الأمر الصحيح |
Doğru şeyi yaptığın için övgü mü istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريد نقاط على فعل الأمر الصحيح ؟ |
Doğru şeyi yapacak fırsatı olmadı ki. | Open Subtitles | لم يكن لديه الفرصة ليفعل الأمر الصحيح |
Doğru şeyi yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أنّ أعمل الأمر الصحيح. والثالث: |
Doğru şeyi yapıyordum. | Open Subtitles | كنت أساعدهم بفعل الأمر الصحيح. |
Bu durumda bizim Doğru şeyi eğlenceli hale getirmemiz lazım. | Open Subtitles | لذا سيكون علينا جعل الأمر الصحيح ممتعا. |
İtfaiye şefi geldiği zaman o bayrağa bakıp doğru olanı yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنك ستنظر إلى العلم وتفعل الأمر الصحيح |
doğru olanı yaptığını hiç düşündün mü? | Open Subtitles | أحدث لك يومًا أن ترغب بفعل الأمر الصحيح فحسب؟ |
Sen doğru olanı yaptın, gerçek aşk bekleyecektir. | Open Subtitles | أنت فعلت الأمر الصحيح الرجل المناسب سوف ينتظر |
- Sadece doğru olanı yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا احاول القيام بالأمر الصحيح فقط هذا هو الأمر الصحيح |
Her zaman popüler olanı değil, doğru olanı yapan güçlü, kararlı bir lider. | Open Subtitles | قائد قوي وحازم لا يقوم دائماً بما هو رائج ولكنه يفعل دائماً الأمر الصحيح |
Zor biliyorum ama sen doğru olanı yaptın oğlum. | Open Subtitles | أعلم بأن الأمر صعب يا بني لكنك فعلت الأمر الصحيح |
Çocuk felcinin ortadan kaldırılmasının bitirilmesi yapılacak doğru şey. | TED | إنجاز عملية التخلص من شلل الأطفال هو الأمر الصحيح. |