- Sakın kişisel alma. - Ama Bu kişisel bir durum! | Open Subtitles | لا داعي لاعتبار الأمر شخصياً إن الأمر شخصي |
Beni aramadan Archer dosyasını toparlamak için gittiğinde Bu kişisel bir ziyaret mi oluyor? | Open Subtitles | - أكان الأمر شخصياً عندما اتصلت بي للدعم؟ |
Ben depresyona girdiğimde sanki sen bunu kişisel olarak alıyordun. | Open Subtitles | عندما شعرت بالاكتئاب, كان الأمر و كأنك أخذت الأمر شخصياً أو ما شابه |
Dinle dostum, bunu kişisel algılama. | Open Subtitles | اسمع يا رجل، لا يمكنك أن تأخذ الأمر شخصياً |
Kişisel algılama derim ben. | Open Subtitles | ما كُنت لأعتبر الأمر شخصياً للغاية |
Neyse, acaba, senin için sakıncası yoksa ve lütfen bunu Şahsi olarak alma-- Sadece yarın için birkaç kafatasını kaldırır mısın? | Open Subtitles | كنت أشعر بالفضول و لا تأخذي هذا الأمر شخصياً ربما تضعين جانباً بعضاً من جماجمكِ |
Onunla şahsen görüşmeme izin versen daha iyi olurdu. | Open Subtitles | لذا الأمر سيكون أكثر سهولة إن سمحت لي بالتعامل مع هذا الأمر شخصياً |
O zaman seni vurmamı kişisel olarak almazsın. | Open Subtitles | لذا لن تعتبر الأمر شخصياً عندما أطلق النار عليك؟ |
Bunu yapamam. kişisel bir şey değil. | Open Subtitles | لا أستطيع القيام بذلك، ليس الأمر شخصياً. |
Bu kişisel bir şey değildi. | Open Subtitles | لم يكن الأمر شخصياً |
Karthik dinle, çok iyi olabilirsin işlerinde, rakamlarda, hesaplarda, ama Bu kişisel bir şey! | Open Subtitles | اسمع "كارتيك"، ربما تكون جيد جداً... بعملك ، وكل حساباتك و تصوراتك لكن الأن أصبح الأمر شخصياً! |
Bu kişisel değildi. | Open Subtitles | لم يكن الأمر شخصياً |
bunu kişisel olarak algılama. Onun kendine has bir tarzı vardır. | Open Subtitles | نعم, لا تأخذي الأمر شخصياً لديها إيقاعها الخاص |
bunu kişisel yapmamanın bir yolu yok! | Open Subtitles | ليس هناك طريقة تمنع من أن يكون الأمر شخصياً |
Birisi bizden birinin peşine düştüğünde bunu kişisel algılarım. | Open Subtitles | أعتبر الأمر شخصياً عندما يستهدف أحد واحداً منا. |
Lütfen bunu kişisel algılama. | Open Subtitles | أرجو ألّا تعتبري الأمر شخصياً |
Kişisel algılama, oğlum. | Open Subtitles | لا تحمل الأمر شخصياً يا بنيّ. |
Kişisel algılama, oğlum. Marc Gibson. | Open Subtitles | لا تحمل الأمر شخصياً يا بنيّ. |
Şahsi birşey değildi, efendim. Sadece görevimi yapıyorum. | Open Subtitles | ليس الأمر شخصياً ، يا جنرال لقد كنت أؤدى واجبى فحسب |
Ona davayla ilgili telefon açmam gerekiyordu ama şahsen geleceğini hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | كان مفترض أن أتصل بها بالتطورات لم أعلم بأنها جائت لتقدم الأمر شخصياً |
O senin kardeşindi Frank. Bundan daha kişisel bir şey olamaz. | Open Subtitles | لقد كان أخاك يا فرانك ، لا يمكن أن يكون الأمر شخصياً أكثر من هذا |