Belki de... Ama şimdi yalan söylediğinizi bildiğimizden, daha da kötü görünüyor. | Open Subtitles | ربّما، ولكننا نعلم الآن أنّك تكذب مما جعل الأمر يبدو أكثر سوءاً |
Şimdilik başarısızlık gibi görünüyor, ama bu bize avantaj sağlayacak. | Open Subtitles | لعل الأمر يبدو كأنه كبوه الآن لكن الأمور ستنقلب لصالحنا |
Kulağa garip geldiğini biliyorum ama bunlar oldukça komplike ürünler. | Open Subtitles | أعرف أن الأمر يبدو غريبا لكن هذه منتجات معقدة جدا |
İnsanlar korkmuş durumda çünkü bu durum eskisinden farklı geliyor, çok daha şiddetli. | TED | يشعرُ الناس بالخوف، لأن الأمر يبدو مختلفًا أكثر من قبل، وأكثر حدة وكثافة. |
Eğer bir film senaryosu gibi göründüğünü düşünüyorsanız aynı fikirdeyim. | TED | أوافقكم الرأي لو كنتم تعتقدون أن الأمر يبدو كنصٍ مكتوب لفيلم سينمائي. |
Adeta salak gibiydi, Sanki en iyi davranışını sergilememek için heyecanlıydı. | Open Subtitles | ,الأمر يبدو مضحكاً كان متحمس ان لا يكون على سلوكه الأفضل |
görünüşe bakılırsa elimizde bardak olarak sadece şu mum kapları var. | Open Subtitles | الأمر يبدو وكأن الكأس الوحيد لدينا مثل واحدة من هاتان الشمعتان |
Oo dur bir dakika, ne dediğini anlıyorum ama bence insanlar bütün erkekleri birer yırtıcı avcı gibi göstermek istiyorlar, Sanki otomatikman bir fahişeye gidermişiz falan gibi. | TED | ووو، ووو، لقد سمعت ماتقول، ولكني أشاطر الناس الإحساس يريدون جعل الأمر يبدو وكأن الرجال جميعًا أشبه بالحيوانات المفترسة، وأننا سنلجأ تلقائيًا إلى الدعارة أو أيا كان. |
Bunun bir soygun gibi görünmesini sağlayan birini aramamız gerektiğini sanıyorum. | Open Subtitles | أظن علينا البحث عن شيء جعل الأمر يبدو عملية سطو |
Öyle görünüyor ki bir süreliğine burada kalacağız. | Open Subtitles | حسناً الأمر يبدو وكأننا سنكون هنا لفترة من الوقت |
Kemerin Sanki küçük bir hayvanı sindiriyormuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | الأمر يبدو كما لو كان حزامك يهضهم حيواناً صغيراً |
Aceleyle terk etmişler gibi görünüyor. | Open Subtitles | الأمر يبدو كما لو أنهم غادروا مسرعين أيضا |
- Korkmuş gibi görünüyor. - Zaten korkuyor. | Open Subtitles | أنت تجعل الأمر يبدو و كأنه خائف إنه كذلك |
Kulağa delice geleceğini biliyorum çünkü o komada ama bunu ondan öğrendim. | Open Subtitles | أعلم بأن الأمر يبدو جنونيًا لأنه في غيبوبة ولكني عرفت هذا منه |
Bunu bu şekilde söylemek, Kulağa biraz arıları kendi çıkarımız için kullanıyor ve onları sömürüyormuşuz gibi gelebilir ama gerçek şu ki, bunu binlerce yıldır yapmaktayız. | TED | لكن وجهة النظر هذه تجعل الأمر يبدو وكأننا نتلاعب بالنحل ونستغله والحقيقة أننا لطالما اتبعنا هذا النهج لآلاف السنوات |
Biliyorum, Kulağa sihir gibi geliyor ama değil. | TED | أعلم أنكم ربما تعتقدون بأن الأمر يبدو كالسحر، لكنه ليس كذلك. |
Günlük selamlama kelimeleri kullanmadığınızı biliyorum ama bana acayip geliyor. | Open Subtitles | أنا أعلم أنكم يا رفاق التحيات,ولكن الأمر يبدو غريبا قليلا |
Delice geliyor biliyorum ama şimdi yine aynı duyguları hissediyorum. | Open Subtitles | أعلم بأن الأمر يبدو جنونياً ولكن لدي نفس الشعور الآن |
Union Gölü'ne akan bir ırmağın kenarındaki tekne evimde yaşadığımdan bu bana tamamıyla mantıklı geliyor. | TED | بما أني أعيش في منزلٍ عائم على نهرٍ جارٍ في بحيرة ليك يونيون، هذا الأمر يبدو معقولا تماما بالنسبة لي. |
Şimdi her şeyin kötü göründüğünü biliyorum ama ne derler bilirsin... | Open Subtitles | أعلم بأن الأمر يبدو كئيباً ولكن كما تقول.هذه أيضاً |
- Durumumuzun umutsuz göründüğünü biliyorum... - Durumumuz umutsuz. | Open Subtitles | انا اعرف ان الأمر يبدو لا امل فيه لا يوجد اي امل |
Sanki daha önce yüzünü hiç görmemiş olmama rağmen seni tanıyor gibiydim. | Open Subtitles | كان الأمر يبدو كأنّي كنت أعرفكِ حتى من قبل أن أرَ وجهك |
görünüşe bakılırsa sen her şeyi öyle ayarlıyorsun ki ben hiç kazanamıyorum. | Open Subtitles | بدأ الأمر يبدو كما لو أنك دبرت الأشياء مسبقا حتى لا أنجح قط فى حياتى |
Evet, ve bize de Sanki çok daha büyük bir şeymiş gibi göstermek istedi. | Open Subtitles | أجل، وليجعلنا حيارى جعل الأمر يبدو أكبر مما كان عليه |
Bu adamı atmak mı istiyorsun? Balkona gel. Zorla gelmiş gibi görünmesini sağla. | Open Subtitles | أجعل الأمر يبدو إنه جاء إلينا، وأنت قتلته دفاعاً عن النفس. |