"الأمساك" - Translation from Arabic to Turkish

    • yakalamak
        
    • ele
        
    Poggle dışarıda, açık alanda, ve ben gezegenden kaçmadan önce onu yakalamak istiyorum. Open Subtitles وأنا أنوى الأمساك به قبل أن يغادر هذا الكوكب
    Bu işi ahlâksız polisleri yakalamak olarak mı görüyorsun yoksa arkadaşını kurtarmak olarak mı? Open Subtitles هل هذا بشأن الأمساك بالضباظ الفاسدون، أم بشأن إنقاذ صديقتكَ؟
    Belki sizin işiniz. Benimki, anlamak için onu yakalamak. Open Subtitles ربما هي وحدتك، وحدتي تريد الأمساك بها للعثور على الحقيقة.
    çünkü, Avatar'ı ele geçirremedin. Open Subtitles أنا متعجب أيها الأمير ذزوكو متعجب أنك لا تحاول الأمساك بالأفتار في هذه اللحظات
    Bütün kötü adamlar, onları ele geçirdiğimizde böyle söylemez mi? Open Subtitles ليس كل الأشرار يقولون ذلك بعد الأمساك بهم
    Beni geri göndermeniz için neden o şeyi yakalamak zorundayım? Open Subtitles لماذا علي الأمساك بهذا الشيء قبل العودة لموطني؟
    Bunu ispatlamak istemiyorum. Seni yakalamak da istemem. Open Subtitles ولا اريد ان اثبت الأمر ولا أريد الأمساك بك
    Bir tanesini yakalamak için büyülü yayını da yanına aldığını farz ediyorum. Open Subtitles لذا أفترض أنها كان معها قوسها السحرى للتمكن من الأمساك بواحد
    Beni geri göndermeniz için neden o şeyi yakalamak zorundayım? Open Subtitles لماذا علي الأمساك بهذا الشيء قبل العودة لموطني؟
    Fakat gerçek suçluları yakalamak için bana muhbirlik yapıyor. Open Subtitles لكنه يعطينى معلومات تساعدنى فى الأمساك بالمجرمين الحقيقين
    Marksizm hayalet gibidir onu yakalamak çok zor, ...hatta imkânsızdır. Open Subtitles "فالماركسية كالشبح" "من الصعب جداً الأمساك بها" "بل ومن المستحيل حتى الأيقاع بها"
    "Bu bir terörist değil sıradan bir adam" "yakalamak çok kolay olacak" diye düşünüyor olmalısınız. Open Subtitles لابد أن تفكر بأن لست أرهابيا"لكن أذا كان شخص عادي سيكون من السهل الأمساك به
    Banka soyguncularını yakalamak için tatillerinden vazgeçtiler. Open Subtitles لقد تركوا عطلتهم من أجل الأمساك باللص
    Affedin ama şu andaki tek görevim, şu Walker denen adamı acilen yakalamak. Open Subtitles اعذرني من فضلكِ ، ولكن عملي الآن، عملي الوحيد هو الأمساك بهذا الرجل "واكر" فى أسرع وقت ممكن.
    Onlar harekete geçmeden önce yapabileceğimiz hiçbir şey yok, bizim yapmamız gereken onları yakalamak, Open Subtitles الآن، نحن لن تكون قادرين على فعل أي شيء حتى هو يقوم بالعبور، لذا كل ما ...عليك القيام به هو الأمساك به
    Katili yakalamak ne olacak? Open Subtitles - وماذا عن الأمساك بالقاتل ؟ -
    Yani herifi yakalamak, masum insanların hayatlarından önce mi geliyor? Open Subtitles -إذن ، الأمساك به أولى من أنقاد الناس ؟
    O gece tek yaptığımız el ele tutuşmaktı. Open Subtitles كل ما فعلناه في تلك الليلة هو . الأمساك بأيدي بعضنا البعض
    Yani şarkı mı söylemeliyiz, ya da el ele tutuşup dua filan mı etmeliyiz? Open Subtitles إذاً أيجب علينا غناء أغنيه أو الأمساك بالأيدي او قول صلاة أو شيء ما ؟
    Eğer bir Tao Tei canlı ele geçirilirse, imparatora gönderilmelidir. Open Subtitles إذا تم الأمساك بـ "تاو تي" حيًا، فيجب أن يرسل إلى الإمبراطور.
    Ve seni canlı ele geçirmeyi planlamıyorlar. Open Subtitles وأنهم لا ينون الأمساك بك حياً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more