Lütfen dikkat, hepiniz katı kuralımızı biliyorsunuz. | Open Subtitles | الأنتباه النهائي الكل يفهم رموزنا وقواعدنا الصارمة |
Ağaçlar da dikkat çekmek için bizim yaptığımız her şeyi yapıyor... yürümek dışında. | Open Subtitles | تفعل الأشجار كل شيء لجذب الأنتباه, عدا المشي |
Evet, bu maçta koçluk yaptığım için çok dikkat çekiyorum. | Open Subtitles | أتعلمون , أجل , أني ألقى الكثير من الأنتباه بتدريب هذا الفريق |
Birkaç gün burada oturup... çaresizce birilerinin dikkatini çekmeye çalışacaksın. | Open Subtitles | انت تجلس هنا عدة ايام وتحاول بأستماتة ان تجذب الأنتباه |
Bence böyle yaparak daha çok dikkat çekiyoruz. | Open Subtitles | يارفاق ، أعتقد أننا نشد الكثير من الأنتباه بفعلنا ذلك |
Tamam millet, dikkat dikkat. Dinleyin lütfen. | Open Subtitles | حسنا, كل شخص أريد أنتباهكم الأنتباه رجاء |
Buraya dalgalar için gelmiyor. dikkat çekmek istiyor. | Open Subtitles | أنظرن اليها , إنها لا تريد الأستمتاع بالماء أنها فقط تريد جلب الأنتباه |
Ne konuştuklarına dikkat edemeyecek durumdaydım. | Open Subtitles | أنه سلوك لا أخلاقى كنت فى حاله لم تمكننى من الأنتباه أليهم |
İnsanlar dikkat çekmek için umutsuzca şeyler yapar. | Open Subtitles | في بعض الأحيان الناس يفعلون أشياء يائسه للفت الأنتباه |
Şanslıyız ki, Uzak Doğu'daki bu işten iyi anlayan bağlantılarım dikkat çekmeden bu kağıtları alabilir. | Open Subtitles | ..لحسن الحظ , معارفى في الشرق الأقصى على دراية جيده فى شراء هذه الأسهم بدون جذب الأنتباه |
Hatta yangın alarmının, yeteri kadar dikkat dağıtıp dağıtamayacağına baktım. | Open Subtitles | تحقّقتُ حتّى لأرى إن كان جهاز إنذار الحرائق سيصرف الأنتباه بشكل مفيد |
Ben, mesela, dikkat çekmek için havada alev topu yapmayı öneriyorum. | Open Subtitles | ولذلك أقترح بأن نقوم بإشعال كرات نارية لجذب الأنتباه |
Bu arada senin de güçlerin sadece dikkat çeker. Bu yüzden onları kendine sakla, anladın mı? | Open Subtitles | .. بالوقت الراهن , قواك سوف تجذب الأنتباه عليك ضبط نفسك , أتفهم؟ |
Şişman suratım kapri reklamlarında dikkat dağıtırmış. | Open Subtitles | قالوا بإن وجهي السمين سيصرف الأنتباه عن بناطيلهم الضيقة |
Bütün dikkat bu teşkilâtın üzerinde olacak, bu yüzden, hızlı ilerliyorlar. | Open Subtitles | وسيجلب الكثير من الأنتباه لهذه القسم لهذا سيتحركون بسرعه |
Ayrıca devrimin yayılmasından endişe duyan diğer ülkelerdeki otoriter hükûmetlerin dikkatini de çekti. | TED | وأيضاً جذب الأنتباه الى الحكومات الإستبدادية في بعض الدول التي كانت قلقة من انتشار الثورة. |
- Onu bulacağım. Hayır, hayır. İhtiyacımız olan son şey senin istenmeyen dikkati üstüne çekerek ortalıkta dolanman. | Open Subtitles | أخر شيء نحتاجه ان تدور بالجوار لتجذب مزيداً من الأنتباه الغير مرغوب |
Bütün birimlerin dikkatine, araba hırsızlığı oldu. | Open Subtitles | على جميع الوحدات الأنتباه.هناك سيارة مسروقة. |
Bitmiş bir şey. Tamamen size vereceğim...tüm dikkatimi. | Open Subtitles | لقد أنتهت,أنا هنا كلياً لأعطائك الأنتباه الكامل |
Bu adamın dikkatleri üzerine çekmekte doğal bir yeteneği var. | Open Subtitles | اعنى ان هذا الرجل لديه الرغبة الطبيعية فى جذب الأنتباه اليه |
Ne? Senin hikayen bu mu? Sana yeterince ilgi göstermemem? | Open Subtitles | ماذا ،واو، هذا هو سببك أنني لم أعرك الأنتباه الكافي |
Ah, evet. Bütün bu ilgiden nefret ettiği besbelli. | Open Subtitles | أوه، نعم ، أنتِ يُمكن أن تخبريه حقاً أنه يكره كل هذا الأنتباه |
Sadece madalya değil, biraz ilgiyi de hak ediyorsunuz. | Open Subtitles | و لكنك فعلت ذلك. أنت تستحق الأنتباه لما فعلت و لا تستحق مجرد ميدالية. |